Yeni bir gün, yeni umutlar parolasi ile ile uyandim yine bu sabah.
İçimde bir his var, açikça ortaya koyamiyorum, ama iğnelercesine de sunuyorum bu beni inanilmaz mutlu eden duygumu, paylaşmak istiyorum ya o güzelle, yada dostlarimla.
'and olsun ki, şu gözümün gördüğü her dağa ve taşa; onun üstüne her gelen dünyada tek, emsalsiz bir güzel olsada, sadece ona veremediğim, içimde kalan sevgiyi sadaka niyetine vereceğim. Ve bir 2 numaradan öteye geçemeyecek.
Tabi, o yüce insana olan sevgime kiyabilirsem...'
Diyemiyorum. Zira sessiz sedasiz gidenler benim için birer hiçtir ve bundan sonra gidenler içinde ayni hislerim devam edecektir gibi sert bir tabiri kullanmakta istemiyorum. Çünkü o bir çiçekti, çiçekler konuşuldukça açarlar, 'allah allah, bak sen' sözüne hala bitiyorum...
İlk buluşmamiz hala gözlerimin önünde ablacim ya...
Hazir değildim hiçbirşey için, ama olmam gerekirdi kabul ediyoum. Ama onu gördüğüm an çözüldüm ben bir kere; hazir olsaydim bile ben olamazdim ki yine...
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta