Alet oldu rüzgâr; Samiri’nin Buzağısı’na ses vererek,
Aydınlığın mumunu üfleyip onu karanlığa gömerek.
Musa: “Habersizsin gafletinden rüzgârın! ”, diyerek.
Tuttu Harun’un saçlarından göz yumdu zannederek,
Fütursuzluğun yüzüne şimşek gibi çakan Musa’nın
Gözlerine bakamadı rüzgâr; farkındaydı hayasızlığının.
Gök gürültüsünü susturan sesi karşısında Tur
Gözyaşlarıyla suladı eteklerini Harun’a indi nur.
Suçu hoşgörünün aziz hatırasına hürmetkâr oluşudur.
Sonra da rüzgâra geçit veren tek sorumludur Tur.
Fırtınanın etekleri altına saklanır korkudan rüzgâr.
Utancından da kara bulutları yüzüne örtü yapar.
İhanet bir katrenin göz bebeklerinden medet umdu.
Asayla çıktı karaya, yandaşını Kızıldeniz’de buldu.
Arzın tevhide hasret bağrında nasıl hayat bulurdu?
Ateşten gömlek giyer miydi arz, tek dostu yağmurdu.
Asadan düşer düşmez yere; yeşertti nifak tohumlarını,
Masum ve saflığından yararlanıp sömürdü duygularını.
İstanbul, 10.06.2006
Hasan KarahisarKayıt Tarihi : 12.6.2006 15:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Turhan Toy
Ümran Tokmak
TÜM YORUMLAR (5)