Gözlerimde ışıltısı vardı parlayan yıldızların
Sevgi vardı, hasret vardı yüreğimde
Umuda yolculuk gibi heyecanlı
Burcu burcu kokardı tutkulu sözlerin
Yanık bir sevda türküsü gibi
Alır götürürdü beni, geçmişe dair
Senden kalanları nasıl anlatsaydım
Ağrısız, sancısız geçmeyen gecelerde mi?
Penceremde güneşin doğuşunu seyrederken mi?
Nasıl anlatsaydım seni, senden kalanlara…
Güneşin doğuşuyla başlayan yeni nefes gibi sevdayı mı?
Her saniye yüreğimde çırpınan adını mı?
Bir damla gözyaşı mıydı?
Sevginde düşlediğin
Bir sigara nefesimiydi?
Aşkında yaşattığın
Yağmur bulutlarımıydı?
Yüreğime yüklediğin
Şu dünyaya geldim geleli
Gülmedi yüzüm be gülüm
Sırtımdaki kahır yükünü
Taşıdım taşıdım bitmedi be gülüm
Rüzgâra kapıldım sürükledi beni
Dayanamadım yokluğuna be gülüm
Her yerin karanlık
Yarasalar gibi saklanmışsın
Bir ses duyarda kulakların
Çıkarır mı?
Saklandığı yerden seni....
®©
Bir çenginin oyununa mı geldim
Kaptırdım gönlümü bilemedim
Sevda denen o şeyi
Su diye yudumlayıp içtim....
Gönül bu ya ferman dinlemiyor
İçindeki sızıdan her gün inliyor
İki damla gözyaşı süzüldü gözlerimden,
Yağan yağmura karıştı yine,
Orman yeşili gözlerin var ya,
Hasretin hüznüyle çöktü içime...
Akşamın hüznü bir başka olur bitanem,
Gecenin karanlığı ermez gündüze,
Seni ellerin olsun diye sevmedim
Sen diye sevdim seni
Sen sevmesen de
Ben ikimizin yerine sevdim...
Rüzgârlar getirmese kokunu
Mektuplar haber vermese senden
Ağrıdı bir anda ağrımayan başım
Suçum ne idi soğuksu oldu pişmiş aşım
Sana güvendim, sana sığındım sevgili sırdaşım
Suçum ne idi soğuksu oldu pişmiş aşım
Bir gün sesini duydum ta uzaklardan
Boğuk boğuk çıkıyordu sesin perde arkasından
Ah İstanbul
Çocukluğumun rüyası
Hayallerimde büyütüp, içime sığdıramadığım
Yüreğimin şehri İstanbul
Anadolu’da yaşardık, kendi halinde bir ailenin çocuğuydum
Hali vakti yerinde olanlar başka şehirlere gider
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!