SALI ŞİİRLERİ

Hem ne çok sevdiğimi
Sevişmek istediğimi de
…….gökkuşağı sonsuzluğunda
…….doludizgin hırçın bir rüzgârla
.........kuru yapraklar gibi savrulan
........ çöl kumları hararetiyle
Başarısında bulacağım
..

Bu serzenişim kadere değil, hep sanadır sana!
Sevda rengiyle boyandı gönlümde solan badana.
Nemelazım, titrek; solgun mum ışığı nağme bana.
Yaptığın besteyle eder dans, son ilhamımda mana.

El sallarım dönüşünü bekleyen bu şafaklara.
Hiç itibar etmem sensiz süslü püslü konaklara.
..

Denizler lacivertde,
Dönüştü.
Gökyüzünde siyah,
Bulutlar.

Yağmur gibi yağmak,
Var bu akşam.
..

Gökyüzü yorganımız çimenler yatak olsun
serpilsin gülüşüyle kızıl bir gül anında
yağsın yıldızlar bir bir başımıza taç olsun
oynaşsın hücrelerin hayat bulsun kanında

çağlayanlar çağlasın dağlar selama dursun
susuversin tabiat her canlı bin vuslatta
..

Şimdi buradan tanıdığım şiir arkadaşlarım değerli şairlere teşekkür etmek istiyorum.

Teşekkür etmekte geciktiğim şair beyefendiler ve hanımefendiler dışındaki, mümtaz şairler, şiirseverlerin adlarını tek tek saymak isterdim ama isimlerini unuttuklarım gönül koyabilirler.

2007 yılnın sonlarına doğru antolojiye kayıt olup şiirlerimi okurlarla paylaştığım günden beri; özellikle, şu son zamanlarda vefalarıyla destekleriyle, hoş görüleriyle medyun olduğum,

sayın şair Cevat Çeştepe, Sayın öğretmen şair Necdet Arslan, a saygıya değer bulduğum yine şiir arkadaşlarımdan İbrahim Eroğlu beye, aklıma geldikçe ilave edeceğim tabii sık sık haberleşmesek te değer verdiğim Tarık Torun, Ünal Beşkese,ye Ünal Akbuluta Hemşehrilerim Öğretmen Güneri Yıldız, Selami Tıraşlar beyefendiye,Oktay Çöteli beye ki,ayrıca yine çok değer verdiğim bir şair ve gönül adamıdır.
..

Bilgilendirme

20.01.1950 doğumlu Şerafettin Muş şu an atmış iki yaşındayım bu güne kadar en ufak bir rahatsılığım veya hastalığım sağlığımla ilgili en ufak bir şikayetim olmadı iş benim için aşk ve mutluluk demektir bu duyguyla çalıştığım cam fabrikasında 02.02.1976 yılından bu yana kesintisiz olarak çalışmaktayım 2012 senesinin mart ayının ilk haftası sağ gözümde görme rahatsızlığım belirdi kullandığım gözlükdendir sandım eşime durumu anlattım oda hemen gözlükcüye gidelim yeni bir gözlük alalım dedi hemen gözlükcüye gittik yeni bir gözlük almak istediğimizi ama önce bir göz kontrolu olmak istiyoruz dedik gözlükcüde bulunan bey gözlerimi kontrol ett’kten sonra bize önce göz hastenesine gidin bir göz kontrolu olun ondan sonra gelin ben bir şeyler gördüm gözünüzde dedi bizde ev dokturumuza durumu bildirdik bizim göz hastensine gitmemiz için bir geçerli belge aldık Den Haagta bulunan HagaZiekenhuis göz hastenesinden 26.03.2012 pazarertesi gününe randevü yaptık o gün kontrola gittiğimde gözümle ilgili uzun bir araştırma yaptılar bir gün sonrası için yani 27.03.2012 salı günü araştırma yapan göz doktoru uzun bir çalışma sonucuda diyer meslektaşları doktorlarlada görüşrek birlikte yeniden kontol ettiler ve göz egosu çekerek sağ gözümde tümör olduğunu bunun için hemen acil olarak Leydin akademi hastanesine göndereceklerini söylediler benim için leydin Hastanesinden randevi aldılar akademi hastanesinde yapılan araştırmaların sonucunda sağ gözümün alınmasıın zorunlu olduğunu söylediler çünkü tümör gözün arkasını tamamıyla sarmış bu arada Hastenede bulunan doktorların kongrelerinin olduğunu ama en kısa zamanda yani nisan ayının ilk haftası benimle bağlantı kuracaklarını yeniden ciyer ve akciyerlerimle ilgili bir araştırma yapmak istediklerini söylediler şu an beklemekteyim bu bilgiyi tüm eş dost ve tanıdıklarımla paylaşmak istedim çünkü hafife aldığımız sağlığımızda ansızın böylesine belirtilerle karşılaşabiliyoruz

28.03.2012

Şerafettin Muş
..

Bir baharda açan çiçektim,
Baharı göremeden soldum.
Ben ki; bu dertli hayatımın,
Neden ise suçlusu oldum.

İsyan mı? Yanlış anlamayın,
Bir çıkmazdayım, bırakmayın,
..

Yalnız mazi değişmez, bu hakikat çok kesin!
Geleceği yazalım, olsun alın yazımız.
Gel ey nurlu ufkumuz, bekliyoruz nerdesin?
Hep sevgi nağmeleri çalsın gönül sazımız.

Tüm kinleri atalım, hep dostluğa bakalım.
Deniz köpüğü kadar da olsa günahımız,
..

Hani olurda bir gün karanlık çökerse,
Ruhumu teslim alırsa melekler,
Böcekler ve ciyanlar sararsa bedenimi,
Ölüm kokusu sararsa gebzeyi,
Bil ki birane gönlüm dayanamadı yokluğuna.
Belki bulursun cansız bedenimi,
Oturduğumuz o çay bahçesinde.
..

Bigadiç’te parkta, garip garip gezerken,
Göründün de gözüme, kâlbimi yaktın…
Kararan dünyama bir ışık beklerken,
Kafamda cevapsız sorular bıraktın…

Söz vermiştin hani, ölümüne sevecektin.
Sevgimiz için her şeyini, hayatını verecektin.
..

Güllerin üstündekini sanma,
Sabah çiğidir diye!
Her seherde damla-damla,
Dökülen gözyaşımdır biteviye.


Dolunay gecelerimin feneri,
..

Zehir zemberek laflara karnım tok.
İpin ucunu onlara vermem ben.
Şimdi fikirde coşku var, ahlak yok.
Lafı çiğneyip ipe un sermem ben.

Lavlar patladı, kalplerde ateş çok.
Aşık mazurdur, huyunu yermem ben.
..

Öyle bir estin geçtin ki başımdan,
saçım değildi rüzgârından dalgalanan,
nefsimdi harmanlanan,
altüst olan.
Önce uyandırdın arzularımı,
sonra kendine doğru çektin beni
tutarak onlardan.
..

işte bugün günlerden çarşamba.

Sıradan, basit, özelliksiz bir çarşamba. Çarşambalar hep böyle gelirler ve kaybolup giderler haftanın arasında sanki.

Pazartesiler haftanın ilk günüdür. Salı onun takipçisi. Ama salının takipçisi bir anlam ifade etmez kimseye.

Perşembe sondan bir önceki gündür, cuma sevincinin hazırlığıdır, çalışanlar ve okula gidenler için.Ama çarşambadan hiçbir sevinç başlamaz.
..

bugün salı
bir ay oldu onu asalı
solmuştur şimdi
karısının, mezarına koyduğu çiçek
vücudu yavaş yavaş çürüyordur
yakında burnu düşecek

..

Sana birşey söyleyebilir miyim?
Biz yürürken esen rüzgar vardı ya,
Hani tozu yerden yüzümüze savuran
Önümüzden uçup giden karga
Birde küçük çocuk bizden topunu saklayan
Sonra kapı eşiğinde oturan kadınlar
Namaza giden yaşlı adam
..

Tarlalar gelincik çiçekleriyle bezendi,
Boyun büktü çiğdemler.
Hayatımda en güzel nakıştı, desendi,
Seninle olduğum demler.

Bu sabah da güneş doğdu sensiz!
Yine tenhalaştı alem!
..

Viran gönlüme ulaştı kutlu ferman.
Kokusu gül gül sindi iliklerime.
Ateşime su, onmaz derdime derman.
Kutlu bir nabız, cılız bileklerime.

Dalıp gittim ben mübarek bir hikmete.
O’nsuzluk çile, nefsin sinsi hilesi.
..

Gözlerde başlayıp gözlerde biten ne diye sorsalardı
Sana olan sonsuz aşkım derdim
Aşkın bir gün ya biterse deseler
Var olduğum sürece benimle devam edecek derdim.
Eğer buna bir kanıt arıyorsan
Yüreğimi görmen için
Gözlerime bakman yeterli
..

Bana attığın bir anlık bakışın.
Öyle güzel, öyle bir hoş zaman ki!
Tarifi imkansız beni yakışın.
Öyle özel, öyle müthiş; yaman ki!

Bir yanak gamzesi tatlı gülüşün.
Benim için öyle kutlu değer ki!
..