SALDIRILAR EMEK CEPHESİNE Düz yazı

Mehmet Halil
1192

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

SALDIRILAR EMEK CEPHESİNE Düz yazı

Halk dilinde derler ki, birini tanımak istiyorsan ‘’Ya içki masasına otur ya da kumar masasına’’ feodal dönemden kalma bir deneyim… Buna sanat dilinde de ‘’Drama yaratmak’’ denir… İnsanı tanımak için mutlaka basınç altına almak gerekiyor. Zor şartlarla yüzleşmesi gerekiyor.
Seçim kampanyası işte bunun için çok önemli… Normal şartlarda sakin görünenler, bu şartlarda gerçek yüzlerini gösterirler…
Emekçi halkın sırtından, sömürerek kolay yönden yaşamı tercih edenler, yani devleti, yani halkın ortak mülkiyetini kendi çiftlikleri, kendi malları gibi kullanmak isteyenler, işçinin ve emekçilerin kanını emmek için devletin ve resmi kurumların zorbalığını ellerine geçirmek isteyenler, daha ilk günden başladılar zorbalıklarına…
Emekçi örgütlerinin her eylemine yasal gerekçe uydurup yasaklamaya çalışan devlet güçleri, yasa dışı grupların saldırılarına, linç girişimlerine desteklerini eksik etmezler… Etmiyorlar.
İşte Urla da en doğal hakları olan ve her partinin rahatlıkla yapabildiği, seçim bürosu açma hakkına tahammül edemediler…
Neden?
Çünkü çalmaya, çarpmaya demokrasi düşmanlığına, haksızlıklara dur diyecek bir ses yükseliyor oradan…
Güya, demokrat gördükleri için, ‘’oylar AKP’ye gitmesin! ’’ kaygısıyla CHP’ye oy vereceklere de bir mesaj olmalı bu… Oylarınız Demokrasi düşmanlarına gidiyor. Hırsızlara gidiyor. Hiç birinin ötekinden farkı yok. (Saldırganlar CHP+MHP+İP+ Diğerleri) Sistemin menfaat çarkından şöyle veya böyle yararlanan menfaat çeteleri…
İyi niyetle bu menfaat çetelerine oy verenlere duyurulur… Bu kaçıncı aldanış… AKP’ye de, iyi niyetle oy verenler şimdi pişman değiller mi? Bu güne kadar hangi parti iktidar olsa onlara oy verenler pişman olmadılar mı? Şimdi onlar değişim mi geçirdi?
O menfaat çetelerinin ve iktidarda olanların sözlerine nasıl güvenip onların damgalayarak engellemeye çalıştığı, ama aslında çoğunu yakından tanıdığınız insanlara, bu güne kadar emekçi halkın ve ezilen halkların yanında, binlerce kayıp veren insanlara, emek örgütlerine bu haksızlığı nasıl yapabiliyorsunuz…
Şimdiye kadar verilen kayıplara dökülen gözyaşları ‘timsah göz yaşları’mıydı?
Katillere, hırsızlara, bu memleketin %65’şini yabancılara satanlara, işsiz binlerce üniversite mezunu yaratanlara nasıl güvenebiliyorsunuz? Ama işçi ve emekçi halkının yanında her şeyi göze alıp mücadele edenlere ne hakla bunu yapabiliyorsunuz? Belki saldırıları örgütleyen gizli güçler, ama, siz emekçiler cephesinde olanlar, nasıl bu gibi saldırılara seyirci kalabiliyorsunuz?
Geçmiş için yas tutanlar, zamanında acımasızca saldırıp öldürülenler, Denizler, Mahirler, İbrahimler için bu gün üzülenler. CHE’nin tişörtünü giyenler, onlara da aynen bugünkü gibi davranıldı… Nazım’ın çektiklerini unutmayın… Yarın ölüm yıldönümlerini kutlasınlar diye çocuklarınıza yeni bir miras mı bırakmak istiyorsunuz? Yeni mağdurlara mı ihtiyaç duyuyorsunuz?
Bunu yapmayın. İki yıldır bu memleket şehit yası tutmuyor. Bu barış için mücadele edenlere saygılı olun… Dökülen kanlardan, silah satışlarından çıkar sağlayanlara destek olmayın…
Bu saldırılar, sizlerin damarlarından beslenen sülüklerin saldırıları…
Bunu anlamanız için birazcık düşünmeniz yeterli… Bu seçim çalan çetelerle çaldırmayanlar arasında geçecektir. Düzeni bozulacak oları korkutan ve saldırganlaştıran, çıkarlarının elden gitme korkusu… Onların her çıkarı işçilerin, emekçilerin ve ezilen halkların zararınadır… Zararınıza olan cephede yer almayın… Seçimden sonraki pişmanlık hiçbir şeyi değiştirmez… Emekçiler cephesi güçleniyor, yeni bir tarih yazılıyor buna seyirci kalmayın, kendi cephenizde yer alın…
Ezenleri ezilenlere karşı savunmak demokratlıkla bağdaşmaz…
Bizlere kendi partimizden başka hiçbir partiden fayda gelmez… Bunu unutmayın.

Mehmet Halil
Kayıt Tarihi : 24.2.2014 00:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Halil