bizi sal-aş'a götür Zühtü
bir sala koyup da bedenimizi
versinler koca bir koy denizi
delsin yüreğimizi Serab'ın türküsü
kederlendirsin sesi
bir gökyüzü yıldızı
salaşa gidelim Zühtü
bize aş diye sunulan balık-roka ve rakı
unuttursun aşk niyetine yutturulmuş yalnızlıkları
durgun suyun ortasında sal-ına sal-ına
vur nalına...
vur mıhına...
ben sal-aş(k) oldum Zühtü
keyifle keder
ölümle yaşam arası
hiç bitmesin diyorum bu üç saat hayat molası
koyun en kuytu yerinde, bitik mumun alevinde
kaldır kadehi “şerefe”
utansın şu ömrümüze vuran yalnızlık damgası
denizin üzerinde üç sandalye bir masa
Sal-aşta ölelim Zühtü
rakı balık ve roka
yeniden doğurur bizi
04.08.2007
Elif Şebnem AkalKayıt Tarihi : 6.8.2007 19:30:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Akbük'e bağlı Kazıklı köyünde 'Giritli Lokantası', bence dünyanın sekizinci harikası, cennet gibi enfes bir koyda yemeğinizi denizin ortasında sallarda yiyorsunuz, önce güneşin batışı sonra milyonlarca yıldızı seyrediyorsunuz....ve yaşadığınıza milyonlarca kez şükrediyorsunuz. Teşekkürler Zühtü ve Serap
ve nefis dizeler...
keyifle keder
ölümle yaşam arası
hiç bitmesin diyorum bu üç saat hayat molası
koyun en kuytu yerinde, bitik mumun alevinde
kaldır kadehi “şerefe”
utansın şu ömrümüze vuran yalnızlık damgası
....................
Ben buna köprüler arası sıkışıklık diyorum.... Molalar bazen 3 saat bazen 30 saniye bazende 3 yıl sürer. Ama bizi bekleyen her nedense yine sadıklığımız yalnızlığımızdır.. Farklı değerli bir kalemden güzel bir şiir okudum.. Saygılar...
bizi sal-aş'a götür Zühtü
bir sala koyup da bedenimizi
versinler koca bir koy denizi
delsin yüreğimizi Serab'ın türküsü
kederlendirsin sesi
bir gökyüzü yıldızı
salaşa gidelim Zühtü
bize aş diye sunulan balık-roka ve rakı
unuttursun aşk niyetine yutturulmuş yalnızlıkları
durgun suyun ortasında sal-ına sal-ına
vur nalına...
vur mıhına...
ben sal-aş(k) oldum Zühtü
keyifle keder
ölümle yaşam arası
hiç bitmesin diyorum bu üç saat hayat molası
koyun en kuytu yerinde, bitik mumun alevinde
kaldır kadehi “şerefe”
utansın şu ömrümüze vuran yalnızlık damgası
denizin üzerinde üç sandalye bir masa
Sal-aşta ölelim Zühtü
rakı balık ve roka
yeniden doğurur bizi
belki bu güzel eseri silersiniz ve ben tekrar okuyamam diye kopyaladım....
yorumum: harika..
TÜM YORUMLAR (5)