Saklı Şiiri - Yorumlar

Zafer Ekin Karabay
23

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

uyurdum,
dokunduğum camlar kırılırdı derinliğinde uykumun.
Nil, gözlerimden geçsin diye
güne kirpiklerim kırılırdı.
oysa, saklambaç oynayan bir çocuktu büyüttüğüm;
babasının dudaklarına sıkışmış ve unutulmuş...

Tamamını Oku
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:54

    Geç Kalmış Ölü

    Korkacak bir şey yok hesap tamam
    Sıram geldi mi hatta güleceğim
    Kendimi hazırladım biliyorum
    Önce turgut arkasından ömer haybo
    Daha sonra varujan sonra nureddin
    Sonra ben değilsem demokrat toni
    Sonra o değilse mutlaka benim
    Kendimi hazırladım biliyorum

    Aysel'in gölgesine saklandım
    Hep susamışım su içiyorum

    Attila İlhan


    Diyalektik Gazel

    büyük bir şaşaadır ölüm
    ebruli nurlarla gelir
    öyle bir yanardağdır ki öfkesi
    mutantan destur'larla gelir

    karşıtıyla yüklüdür herşey
    mutlak çözümlerden vazgeç
    tartışılmaz mükemmellikler
    ne gizli kusurlarla gelir

    sen sen ol korkma karanlıktan
    dik ışık çekirdeklerini
    çünkü en berrak sular bile
    en yağlı çamurlarla gelir

    nasıl doğmakla başlarsa ölüm
    ölmekle başlar öyle hayat
    bil ki dünyayı sarsan sıçramalar
    birikmiş şuurlarla gelir

    Attila İlhan

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:45

    Ayrılış

    Bakakalırım giden geminin ardından;
    Atamam kendimi denize, dünya güzel;
    Serde erkeklik var, ağlayamam.

    Orhan Veli Kanık

    Bu şiri yazan da aynı şair...

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:37

    Şahsından genele sesleniyor. OZAN diyor. Soruyu yönelten arkadaşımızın da OZANLARımızı kastettiğini düşündüm, konu kapanmış olduğu için.

    Giden gitti. Kalan sağlar bizim olsun diyerek, yazdım.

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:33

    Dikkatinizden kaçmış. NİLCE ve NİL gibi diyerek iki anlamını da ben açıkladım. NİLCE derken coşarak, taşarak ağlamaya işaret ettim. Benden önce biz bayan arkadaşımız da NİL'den, nehrin kastedildiğine değindi.

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:29

    Şair için durumu izah ettim. Şairin ne demekistediğini açıkladım ya, o bitti. Tabi ki sizin dediğiniz gibi...

    O soru hepimizin fikrini almak için soruldu zannederek, kendi fikrimi bildirdim ben.

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 11.06.2010 - 19:26

    Ben kelimesi yerine ozan kelimesinin de özellikle kullanılmış olduğunu düşünmek isterdim ama dikkatimizi çeken arkadaşlar Nil-Gün ile şiirin ufkunu muhayyilemizde daralttıkları için (onları suçlamıyorum, bize gerçeği gösterdiler) bunu yapamıyorum.

    Oysa ben günün ilk saatlerinde Nil ile Amazon kıyaslamasından başlayarak gözlerden hayata akacak nehrin Nil olmasındaki inceliği yakalamaya uğraşıyordum.

    Ve birden sabah oldu,
    Yok, gecenin on ikisi oldu ve atlı araba da gitti, ne oldu, kabak olmuştu galiba.

    Ayakkabı niye olduğu gibi kaldı ya?

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:24

    Ahmet HAŞİM, bir gözü, bir kulağı İspanya'da olan bir şair... Orada ne yazıldıysa, kamulaştırmış. Hakkında böyle söyleniyor. O da o sürüklenişin eseridir.

    Diyorlar ki tasvirlerindeki gün batımları İspanya'da... Çoğu şiiri Türkçeleştirdiler. Kimisinin altına tercüme olduğunu yazmadılar.

    Oysa ben, böyle bilmiyordum. Okuduğuma göre A.Haşim'in bir şiiri çıkar çıkmaz İspanyolca başta olmak üzere hemen en az üç dile çevrilerek Avrupa'da okunurmuş.

    'ANLATAMIYORUM' un bile tercüme olduğu iddia ediliyor.

    YAHYA KEMAL BEYATLI'nın ENDÜLÜS'TE RAKS isimli şiiri de İspanyol şiirinin etkisinde... Zil,şal ve gül...

    Ne kadar doğtru, bilmiyorum. İddia edenler, ispata çalışmışlardır.

    Ümit YAŞAR'da da ÇİGAN GÖZLER...

    Neyse ki bunlar güzel şeyler... Yaşama isteği aşılayan,mutluluk yayan...

    Cevap Yaz
  • Selçuk Bekâr
    Selçuk Bekâr 11.06.2010 - 19:22

    yaşamın neresinde saklanmalı ozan,
    yada nasıl saklamalı yaşamı?

    Dikkat çekmek istiyorum:
    Burada şâir yaşamla ilişkisinin nasıl olması gerektiğini sorgulamıyor. İpler çoktan kopmuştur, ona hayata bağlanmasını söylemenin bir anlamı yoktur.

    ''Ya ben'' diyor: ''bunda kalmak zorundaysam kendime saklanacak bir yer bulacağım, veya kendime onda bir yer (fakat muhakkak asgari ilişki düzeyinde, saklanacak bir yer) bulamazsam, kendi varlığımda onu öyle bir yere saklayacağım ki beni bir daha hiç rahatsız edemeyecek.''

    Dağlarca'nın 'gönül intiharı' da bu türden bir intihar değil diye düşünüyorum.

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:14

    SÖYLE SEVDA İÇİNDE TÜRKÜMÜZÜ

    Söyle sevda içinde türkümüzü
    Aç bembeyaz bir yelken
    Neden herkes güzel olmaz
    Yaşamak bu kadar güzelken?
    İnsan dallarla bulutlarla bir,
    Aynı mavilikten geçmiştir.
    İnsan nasıl ölebilir
    Yaşamak bu kadar güzelken?

    Fazıl Hüsnü Dağlarca

    Bu şiiri yazan da o!

    Cevap Yaz
  • Onur Bilge
    Onur Bilge 11.06.2010 - 19:04

    Ozan saklanmaz. Köy meydanlarında, köy kahvehanelerinde, şölenlerde, halkın içinde, sazı boynunda gezer. Çarpıklıkları görür ve eleştirir. Eğiticidir,öğreticidir. Bir yerde de durmaz. Bir nevi irşat eridir. Gerek milli gerekse dini konuları oya gibi işler.

    Yaşamı nasıl mı saklamalı? Sımsıkı kucaklamalı, Allah'ın emanetini! Sımsıkı!

    Sımsıkı sarılmalı hayata! Bir ozan kolay yetişmiyor. Toplumun, onlara ihtiyacı var.

    Şiir, SÖZ BÜYÜSÜdür. Ozan, kitlelere hitap eder. Kitleleri peşinden sürükleyebilir.

    Kötü örnek olanlar da kitlelere ruhsal hastaklıklarını bulaştırıyor. Onlar, ya hayır söylesinlerya da sussunlar! Yaşamın en izbe yerlerindeki kovuklarda saklansınlar. Seslerini duyan, duyup da onlara olmasın. olmasın da gencecik ozanlarımız, insanlığa hizmet etsin, toprak olup gideceklerine.

    Bu akım,bir ozan kıyımı! Yazık kine yazık!

    Batıdan bize iyi bir şey gelmedi zaten.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 78 tane yorum bulunmakta