Sakarya'ya Şiiri - Yılmaz Helimergin

Yılmaz Helimergin
80

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sakarya'ya

Tarumar olsun acunda soyu, sana suyu keserse bu dağlar.
Kayalar bile dayanamaz ona, feryat eder... vicdanı sızlar...
Hey kutlu süsü mazinin ve de, sesi mahzun tarihin feryadı!
Tuna'ya layık kardeşi ancak seni gören ırkımın inadı;
Canına nazlı gülşen olsun, Yunus Emre eğninde çağlasın
Kıyında gezen karınca coşsun; tekbir çekip silahını yağlasın
Bu kutsal ânı anlamaz belki, hain gelip aniden vururya
Etrafa bakın, dikkat et sessiz... alem kalleş kaynıyor Sakarya

Güneşin öksüz evladı ufuk, yurdun yetim nefesi Sakarya;
Toprağın sisli görkemi; 'eyvah' deme aman umutlar akarya
Yüz üstü değil ayakta dim dik durur senin tarihin ey ecdat!
Kabrinde belki nur göğsün sönük, fakat neslin gururlu ve kat kat...
Aksa da bela üstüne Türk'ün; emin ol ki vazgeçmez sözünden
Ak sütü tatmış bu nesil yılmaz! Durmaz, dönmez o gaye izinden.
Irmaklar yükü sırtına alır... kıvrım kıvrım iz sürer ardından
Toprağın oğlu bin bir can bulur yüce, kutlu şanıyla ruhundan.

Bestesi harbin ahenkli şarkı saçtı, cedde yazılan böyleydi
Ey yüce kubbe! Şahitsin düne, dünya Türk'e küçük bir ukdeydi
Nağmeye kanı mukaddes yazan, kılıç resmi alnına vururken,
Sakarya nehri taşarak özden namert sesin izini sürerken;
Kim bilir arslan ordusu kaç can aldı, verdi bilinmez İlahi!
Göğsünü gerdi cihana Mehmet! Yoktur türü, onulmaz İlahi!
Dövünmek vakti geldiyse dövün! Mahzun, bedbaht olmadan Sakarya
Unutma ancak maziyi senki; hoşça aktın solmadan Sakarya

Şüheda kalksın ayağa eğer bentler kalpte sırlanmış değilse.
Son kalan hücre kendini verip yurda hemen önünde diz çökse;
Zamandan geri dönülse bilmem hangi günde dikilir anıtlar!
Bilirim bundan gayrı da her an, mazi yazıp dikilir yazıtlar
Ey şanlı ordu! Ey şanlı asker! Şehit; şartsız bendinden geçendir
Bu vatan bil ki; toprakta cansız yatan o nur çehreli erindir
Akarsa azgın nehirler çamur, dibi hepten göz yaşı olmazya
Köpürsün kanla kıvranan derya, donsun kalksın ayağa Sakarya! ..

Sadakat yollu mızrağın yönü ' kısmet' deyip çıkarsa sefere;
Yayını gerer şüphesiz okçu, bilir sefer yakındır zafere.
Bulanırsa başın ey aziz! Yarın çağır beni geleyim ardından
Göklere ermek niyetse hemen deli gibi geçeyim nabzından.
Çığlıklar atsın kaçarken düşman, senin için koşayım peşinden.
O vakit gururla tenim solsun, yatıp kabre güleyim peşimden.
Bu millet şaşmaz, unutmaz yolu fakat; hani olur mu olurya!
Vasiyet sana sakın ha sakın! Türk'e göre Türk için Sakarya! ...

08.01.2007 13:56:00

Yılmaz Helimergin
Kayıt Tarihi : 8.1.2007 13:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Turgay Ata
    Turgay Ata

    Kutlu kaleminiz, o güzel yüreğiniz dert görmesin saygıdeğer kardeşim. Herşey gönlünüzce olsun. Şiir değil destandı okuduğum.

    Cevap Yaz
  • Yasin Yüksel
    Yasin Yüksel

    SEHITLERIMIZ RUHU SAAD OLSUN CANAKKALE SAKARYA GÜNÜN ANLAMLI SIIRLERINDEN DI ÜSTADIMI KUTLUYOR VE AYRICA TESSEKKÜR EDIYORUM BU ANLAMLI SIIRI BIZIMLE PAYLASTIGI ICIN
    Sakarya'ya
    Tarumar olsun acunda soyu sana suyu keserse ak dağlar.
    Kayalar bile dayanamaz buna feryat eder, vicdanı sızlar...
    Hey kutlu süsü mazinin ve de sesi mahzun tarihin feryadı!
    Tuna'ya layık kardeşi ancak seni gören ırkımın inadı;
    Canına nazlı gülşen olsun, Yunus Emre seninle çağlasın
    Kıyında gezen karınca coşup; tekbir çekip silahını yağlasın
    Bu kutsal ânı anlamaz belki, hain gelip aniden vururya
    Etrafa bakın, dikkat et sessiz... alem kalleş kaynıyor Sakarya

    Güneşin öksüz evladı ufuk, yurdun yetim nefesi Sakarya;
    Toprağın sisli görkemi; 'eyvah' deme aman umutlar akarya
    Yüz üstü değil ayakta dim dik durur senin tarihin ey ecdat!
    Kabrinde belki nur göğsün sönük, fakat neslin gururlu ve kat kat
    Aksa da bela üstüne Türk'ün emin ol ki vazgeçmez sözünden
    Ak sütü tatmış bu nesil yılmaz! Durmaz, dönmez o gaye izinden.
    Irmaklar yükü sırtına alır kıvrım kıvrım iz sürer ardından
    Toprağın oğlu bin bir can bulur yüce, kutlu şanıyla ruhundan.

    Bestesi harbin ahenkli şarkı saçtı cedde yazılan böyleydi
    Ey yüce kubbe! Şahitsin düne, dünya Türk'e küçük bir ülkeydi
    Nağmeli kana mukaddes yazan kılıç resmi alnına vururken,
    Sakarya nehri taşarak özden namert sesin izini sürerken;
    Kim bilir arslan ordusu kaç can aldı, verdi bilinmez İlahi!
    Göğsünü gerdi cihana hey hat! Yoktur türü, onulmaz İlahi!
    Dövünmek vakti geldiyse dövün mahzun, bedbaht olmadan Sakarya
    Unutma ancak maziyi senki; hoşça aktın solmadan Sakarya

    Şüheda kalksın ayağa eğer bentler kalpte sırlanmış değilse.
    Son kalan hücre kendini verip yurda hemen önünde diz çökse
    Zamandan geri dönülse bilmem hangi günde dikilir anıtlar!
    Bilirim bundan gayrı da her an, mazi yazıp dikilir yazıtlar
    Ey şanlı ordu! Ey şanlı asker! Şehit; şartsız bendinden geçendir
    Bu vatan bil ki; toprakta cansız yatan o nur çehreli erindir
    Akarsa azgın nehirler çamur, dibi hepten göz yaşı olmazya
    Köpürsün kanla kıvranan derya, donsun kalksın ayağa Sakarya! ..

    Sadakat yollu mızrağın yönü ' kısmet' deyip çıkarsa sefere;
    Yayını gerer şüphesiz okçu, bilir sefer yakındır zafere.
    Bulanırsa başın ey aziz! Yarın çağır beni geleyim ardından
    Göklere ermek niyetse hemen deli gibi geçeyim nabzından.
    Çığlıklar atsın kaçarken düşman, senin için koşayım peşinden.
    O vakit gururla tenim ölsün, yatıp kabre güleyim peşimden.
    Bu millet şaşmaz, unutmaz yolu fakat; hani olur mu olurya!
    Vasiyet sana sakın ha sakın! Türk'e göre Türk için Sakarya! ...


    Yılmaz Helimergin

    YILMAZ HELIMERGIN GÜZEL SIIRINIZDEN DOLAYI KUTLUYORUM

    Cevap Yaz
  • Nazım İnce
    Nazım İnce

    'Güneşin öksüz evladı ufuk, yurdun yetim nefesi Sakarya;
    Toprağın sisli görkemi; 'eyvah' deme aman umutlar akarya
    Yüz üstü değil ayakta dim dik durur senin tarihin ey ecdat!
    Kabrinde belki nur göğsün sönük, fakat neslin gururlu ve kat kat
    Aksa da bela üstüne Türk'ün emin ol ki vazgeçmez sözünden
    Ak sütü tatmış bu nesil yılmaz! Durmaz, dönmez o gaye izinden.
    Irmaklar yükü sırtına alır kıvrım kıvrım iz sürer ardından
    Toprağın oğlu bin bir can bulur yüce, kutlu şanıyla ruhundan.'

    Merhabalar Can Genç Kalem.Bugüne kadar şu grup belası yüzünden çoğu dostların şiirlerini incelemeye vakit bulamadım.Şimdi grubumu pasifledim ve keyfime göre dostlarımın şiirlerini inceleme zevkini tadıyorum.
    Mükemmel şiirini canı gönülden tebrik ediyorum.Harika bir nazire olmuş Üstad'ın 'SAKARYA' sına.Tam puanla selam ve sevgiler...

    008-KURTULUŞ DESTANI

    İstanbullu’m, İzmirli’m, Adanalı’m, Maraşlı’m,
    Aynı bayrak altında yaşayan gencim, yaşlım!

    Bastığın topraklarda ne tûfanlar yaşandı
    Ne yürekler kavruldu, nice ocaklar söndü!

    Bu vatan, parça parça hep elden gidiyordu,
    Dünyâ, bizi sehpâda sallamak istiyordu.

    Çakallar giremezdi aslanlar yatağına,
    Baykuş nasıl tünerdi şahinler otağına?

    Türklük, vahşî sürüyü bağrına bastırır mı?
    Esâret zincirini boynuna astırır mı?

    Kurtuluşun hamlesi mutlak başlayacaktı,
    Düşman, Anadolu’dan kesin atılacaktı.

    Kemâl Paşa emriyle, kız, kızan cephe kurdu,
    Kükredi aslanlarım, dağ, deniz selâm durdu.

    Îmân, sabır, benlikler bir taştı ki kabından,
    Sanki Cihan sarsıldı kuvvetin gazabından.

    Hâin ve zâlim nemrut korkudan kaçıyordu,
    İbrahim’in yolunda çiçekler açıyordu!

    Sakarya, Dumlupınar, Menderes, Porsuk Suyu,
    Başka türlü akıyor, yaşıyordu coşkuyu.

    Bizi âciz görenler eridiler, bittiler,
    Güçlü geldiler ama nâçâr kalıp gittiler.

    Sen ey şerefli gâzîm, yiğidim, şehitlerim!
    Olmasaydınız eğer, avı idik itlerin.

    Eğer şahlanmasaydı azmin, Türklük gururun,
    Elindeydi Türkiye’m gaddar, nâmert gâvurun.

    Hizmetçisi idiniz kutsal, aziz vatanın,
    Sizlerdiniz bekçisi îmân, nâmus ve şanın.

    Can çekişen vücuda girdiniz canınızla,
    Gözlerdeki yaşları sildiniz kanınızla.

    Sâyenizde bahtiyar oğul ve kızlarımız,
    Ne bayramlar yaratır, o kutsal rûhlarınız.

    Bizim için, bir ömrü fedâ ettiniz sizler,
    Huzursuz bir ortamın huzurlarıyız bizler.

    Sizler için ağlamak, en büyük cinâyettir,
    Lâyıkı olduğunuz şan ve şeref, hürmettir.

    Mîrâsa sahip çıkmak, bize sizden zimmettir.
    Rûhunuza Fâtiha, bir kutsal ibâdettir.

    Ey vatan, millet için can veren rütbesizler!
    Göz kırpmadan, cepheye ölüme giden erler:

    Tarih, varsın sizlere mersiyeler yazmasın,
    İsterse, adınızı mermerlere kazmasın.

    Bir er için, “şehitlik” en büyük, son rütbedir,
    Rûhunuz, semâlarda ölümsüz cennettedir.

    Ölmediniz, dipdiri, kalbimizde yeriniz,
    Sizler ki, bizler için şan ile şerefsiniz.

    Sakın sızlatmayalım kemikleri, etleri,
    Huzur içinde yatsın, tüm vatan şehitleri.

    Nazım İNCE

    Cevap Yaz
  • Durmuş Karabulut
    Durmuş Karabulut


    'Vasiyet sana sakın ha sakın! Türk'e göre Türk için Sakarya'

    Konu da işleyiş de müthiş ! ...

    Alkışlayarak kutluyorum. Esenlik dileklerimle...




    Tarihi

    Cevap Yaz
  • Halil Gülşen
    Halil Gülşen

    Güneşin öksüz evladı ufuk, yurdun yetim nefesi Sakarya;
    Toprağın sisli görkemi; 'eyvah' anma aman umutlar akarya
    Yüz üstü değil ayakta dim dik durur senin tarihin ey ecdat!
    Kabrinde belki nur göğsün sönük fakat neslin gururlu ve kat kat
    Aksa da bela üstüne Türk'ün emin ol ki vazgeçmez sözünden
    Ak sütü tatmış bu nesil yılmaz! Durmaz, dönmez o gaye izinden.
    Irmaklar yükü sırtına alır kıvrım kıvrım iz sürer ardından
    Toprağın oğlu bin bir can bulur yüce, kutlu şanıyla ruhundan.




    Sakarya için yazılmış ikinci başyapıt olmalı. Tebrikler.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (18)

Yılmaz Helimergin