Ey Aşk! Al Götür Beni Ona
Ey Aşk, al götür beni ona
Yumalım gözlerimizi el ele,
Ve açıverelim o kadim dünyada
Musa’yla yürüyelim, Kızıl Deniz’i
Hızır’la buluşalım Samandağı’nda
Hani bana dersin ya
Hiç gitmedim senden diye
Ama hep gidersin
Belki çok uzağa değil ama
Gelişinden hissederim gittiğini
Her gelişinde
Ben seni her hâlinle sevdim
Söyleyemeyip de sustuklarınla
Ağlayamayıp da güldüklerinle
Söndüremeyip de yandıklarınla
Yaşayamayıp da öldüklerinle…
Hava kararıyor
Birazdan başlar yine
Bir türlü bitmeyen,
İçimdeki celselerim.
Oluverir
Vicdanım savcı
Hem savcı olmuşsun
Hem avukat
Hem hâkim
Hükmümü verip kalemimi kırmışsın,
Boyun eğmekten başka ne gelir elden?
Sorarsan son isteğimi;
Tutsak sevdalardan
Uzak diyarlara,
Yosun tutmuş sevgilerimiz
Göğün gözyaşlarına.
Ötelerinden öte
Kiralık şairim ben,
Şiirler yazarım
Küçük bir ücret mukabili
Kabiliyeti olmayanların yerine.
Özel günlerinde,
Mutlu etmek istediklerinde
Bugün çok mutluyum
Sevinç çığlıkları atıyorum hatta
Ama sanki dün daha mı mutluydum
Hatta evvelki gün musmutlu muydum
Gitgide azalıyor mu mutluluğum
Mutsuz mu oluyorum ne günbegün!
Sen benim nazlı gelinciğimsin
Sana yel eser, beni kasırga vurur
Sana gök gürler, beni korku sarar
Sana yağmur yağar, beni sel götürür…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!