Gölgesini karanlıkta bırakan güneş
O kadar mı güvenli
O kadar mı samimi
Işıklarından soyunup girdin koynuna
O kadar mı gizemli
Asaletine yıldız nakışlı
Anlat bana siyahı
Anlamsızlığın anlamı
Gözlerime yatak seren siyah
Yalanın gerçeği mi yoksa
Kirpiklerimde asılı kaldı
Kimbilir kaç rüyanın kapısı
Gözkapaklarımda kiliti açılan
Sessiz ve dilsiz
Kimbilir belki sonsuzluk kapısı
Aydınlığın sırlarını taşır gibi suskun
Yaşam yalan,ölüm gerçek
Siyahı gözlerimde konuşturan gece
Dilek tuttum gök kandili ay mumuna
Ay ışığında kendini seyreder gibi
Ay ışığında kendini uyandıran güneş gibi
Uyansın sabah
Düşlerim gibi genişlet ufkumu
Genişlet ki
Akşamdan kalan kelimeler uyusada
Duaların en güzeli ile aydın olsun gün
Üzüntü saçaklanır gecenin gözlerinde
Siyahın buhusu düşer yaprağın yeşiline
Toprağın derinliğine iner vuslat
Köklerinde bir göz istiridye inci olur nalan
Rengini alır bahar karlar içinde kalsa da dağ
Şairin rengidir siyah
Kalem oynar dünyasında
Aşkın üç renginde
Elini tutar teninde ağlayan sevdaya
Nice duvarlar yıkılır kelamında
Karanlık bir huzurdur
Ruhun bedeni terk etmesinde
Efsunlu yalnızlığın haykırışıdır siyah
Siyahın akşam üstü gölgesinde
Duyguları içiyorum kadeh kadeh
Sırların bilgeliğinde nefsimi yutuyor kalem
Nallıyor gecemi kılıç kaldıran atlar
Nefesimde açıyor soluklanan siyah lale
Beynimde gezen sözlerimde tenlenen maşuk
Gir gecenin koynuna
İsyanların dengesinde ruha iknadır
Anka kuşları uçar aydınlık külünde
Fani ebedi,nefes köprüsüdür siyah
Kayıt Tarihi : 8.6.2013 02:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!