Gecenin sesizliğnide
Bir telefon çığlığı bozar her yanı
Usulca gider elin titrek
Başın sağolsun der bir uğultu
Gece örter üzerini
Gül teninde;
özlemlerini yitirmek vardı
Gözlerinde boğulmak sonsuzluğa
Belkide yok olmak, içtiğin suda
Özlemlerin, hasretin koynumda
Hüzün yağmurlarda
Yürüyorum ben,
Yalnız caddelerde,
Yolun sonundamısın sen
Başındamı beklemekte
İnceydi,uzundu Memed,
Selviydi Memed Selvi
Büyümüş serpilmişti yaktı kınasını anası eline
Gönderdi onu Memleket seferine,
Gece ayazında parçalanmış
Aynalarda yüreğim,
Darmadağın her biri bir yerde
Ellerimle topladım,
Kesti ellerimi kanıyorlar
Kırmızı eteği değirmen gibi dönüyor
Mavi gözlerinde yakamozlar dans ediyor
Siyah saçlarına yıldızlar el vuruyor
Çingenem, sarhoşluğum, gem vurulmazım
Ay kadar uzak, yüreğim kadar yakınsın
Sarı saçlı kadın,
Beyaz gövdenden çığlıklar içinde ayırırken beni
Aslında bu beni ilk terk edişindi,
Karanlık huzurlu odamdan açarken ürkek gözlerimi
Gördüğüm ilk şey senin ela gözlerinde
Aramızdaydı yalnızlık,
Soğuktu, deymezdi elimiz kolumuz,
Gitmezdi beraberdik,
Sen, senin yalnızlığın, ben ve benim yalnızlığım
Yalnızlar malikanesinde yaşardık biz,
Güneşın sıcağı yakarken yüzümü,
Alnımdan akan terle
Avuçlarımda yıkanan sevgili,
Hayalin gelip durdu yine karşımda,
Gitme kal, hüzünlerimle beni bırakma
Ben karanlık şehrin,
Süt dişli çocuğuyum
Uzarım yokluğa, umutsuzluğa
Karanlıktır şehrim, varoştur
Bilinmezliklerdir sokaklarım
Sevgili kardeşim Arzu Hüzün Yağmurları isimli şiiriniz için kutluyorum, sevgiler yüreğine, kalemine