Avuçlarında sanarsın,
Bir yıldız gibi kayarken
Sen,
Sadece arkasından bakarsın
Toplamak istersin giderken,
Karanlıktı odam,
Masa üstünde duran küçük radyoda
İnceden bir Edip Akbayram çalıyor
Sigaramın ışığı yanıyor tek
Çektiğim her nefeste alevlenirken sigaram
Yüzün beliriyor. İnceden inceye
Serçe kanadında bulmuştum seni,
Küçücük bedenin hiç göç görmemiş ki,
Ellerim ısıttı ürkek yüreğini,
Gözlerin kömür karasındaydı,
Yüreğin yar sevdasında,
Birbirimizi bilmeden,
Aynı sularda yıkandık biz;
Aynı yolda yürüdük, aynı şarkıları dinledik
Aynı banklara oturduk;
Belki sen benden önce yaptın bunları
Ben ne acıları devirdim,
Her acının sonunda;
Yıldızlı gecelere gömüldüm,
Ellerimle yıldızları topladım,
Canım yandı,
Bir mektup yazmak isterdim sana
İçi buram buram hasretle kokan
Okundukça seni daha çok bana bağlayan
Ucunda yanık olmalı eskilerdeki gibi
İçinden kurumuş çiçekler dökülmeli
İçimdeki çocuk bulmuş oyun arkadaşını
Yalnızlar sokağında topacını çevirmekte
uzaklardan bakıyorum ona,
Ne kadarda mutlu;
Bense ışık süzmelerinde haps olmuşum
Her savaştan galip çıkmak yoktur unutma,
Bu savaşta kaybettik;
Belki sadece kazancımızdı
Kalbimizdeki kırıklar
Yazıkmı oldu dersin
Sevgili kardeşim Arzu Hüzün Yağmurları isimli şiiriniz için kutluyorum, sevgiler yüreğine, kalemine