Karanlığa açtım perdelerimi
Gün doğmadan
Günaydın diyebilmek için
Günün ilk ışıklarını
Senin yüzünde süzebilmek için
Madem dökmek lazım dı kalemi, kağıda
Lekeli bir ömrün,
Lekesiz, düz ve yalın çizgilerini...
Yaz hadi yaz gelmeden
Biraz daha umutla yaz
Belki yeşerir tarlan içinde ki arsa yı
Az biraz daha derine kaz
Gel biraz da beni dinle
Bende ki duyulan gerçek ses
Düşlerim yasaklar içinde yarışırdı
Birbiriyle ne varsa sana dair
Senden yoksun ken
Şimdi hiçbir neden yok
Gerçeğin aynasında gördük birbirimizi
Silip attık düşlerimizi
Sevgilim hayat acıdır gözyaşıdır
Gözlerini yumunca damlar
Yaşamı boşa akıtır
Zaman hayatın ağacıdır
Dallarında yaşamı taşır
Acımtırak tadı vardır
beynime sapladım kalemimi
kanla yazdım sözlerimi
her çöküşümde kanattım dizlerimi
sen istediğin yöne dön Dünya
kolaysa şimdi sil izlerimi
bir lanet çarkın var
Düşlenenlerin güzelliğine
Hepten kara çaldırır oldu yokluğun.
Bir gezginim şimdi
bilemem, bulamam hangi yol erişir yüreğine.
Düşler durur oldum hepten,
Neresinde gizliydi mutluluk, gözlerinin,
Bir düştün, düştün içime
Hiç birşey bu denli yakışmadı
İçimdeki gerçeğe
Sebepsiz yere ağlamak gibi
Anlamsızdı bir anlam yüklemek sensizliğe
Bir ucundan sen tut gecenin
Diğer ucundan ben
Çek çekiştir
Gün doğarsa
Üfle söndür
Utanırım yüzüne bakmaya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!