Eskiden uyuduğumda sabah olurdu
Şimdi yokluğuna açıyorum yüreğimi,
Hiç bir günün aydınlığı ışıtmıyor
Bende ki bu koyu karanlığı...
Giderken, sadece seni yitirmiş olmayı dilerdim
zaten bir yabancıyım
ne farkeder ki
hayatında neyi değiştirir ki
varlığım ya da yokluğum
Zaten bir yalancıyım
neyi ifade eder ki
Bir hayat, tam ortasın da
Büyük metropollerin, sığınak limanların,
kuytu kalabalıkların, çoğul yanlızlıkların.
Sabahın güneşi, akşamın kızıllığın da
Doğu köylerinde, batı kasabalarında
Biraz sana ait, biraz da bana
Sen en derin uykuların güzel kızı
Öpsem yanağından
Pamuk prenses misali
Bir prens değilim ama
Yinede uyandırmaz mı
Yüreğimdeki sızı
Sana senin yolunda rastladım
Aşka üç adım kala
Peşimde ölümler vardı
Sığındım sana
Hiç kimse öldürmedi, güldürmedi ama
saat gecenin tam üçü
nerden aklıma geldi bilmem
bir yazan derki
"baş ucunda kağıt kalem bulundur
en güzel fikirler
*öğrendim ki karanlıklar gözdeki değil, zihindeki gölge imiş
**öğrendim ki muhabbeti değerli kılan, içeriği değil içtenliği imiş
*öğrendim ki insanı hayvandan ayrıt eden en büyük etken, yaşam biçimi ve fikriymiş
Neydi hayatı anlamlı kılan
Neydi yaşanılası mutlak olan
Neydi içimizdeki ateşi canlı tutan
Hangi rüzğar kavurdu yüzümüzü
Süpürdü tüm izimizi
Hangi adım yakınlaştırdı bu denli bizi
Senin sevdandır
Anlattıklarımı şairane kılan
Sen olmasan yazılmazdı
Bunca anlatılan
Sana uçar adım varmak
Yavaş kalır koşmak mutlak
Şimdi sayfalara döküyorum
Ne varsa yürekte yaşanılan
Kısa hikayeler diyorum adına
Seni içnde taşıyan
Sözcüklerim satırlara akan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!