Tufanlar ön ittifaka göre Sümerleri köleci yapılara dönüşmenin bir bitiş ve bir başlangıç tarihidir. Yeni bir var oluşun ittifak kültleri, olmakla söyleniyordu. Yeni var oluş içinde bir öncesi düzen bir sonrasına göre yok oluyordu. Artık kolektif yapılar bitip kayboluyor, köleci yapılar başlıyordu. Çok daha önce de totem dönemden çıkılıyor, ittifaklı kolektif yapılara giriliyordu. İttifaklara göre totem yapılar bitiyordu.
Köleci temsilcilerin kolektif yapıdan çıkıp, kolektif sistemi bozmalarını işini yani bozgunculuklarını başarı diye hikâye ettiler. Başarı diye kullanılan bozguncu motifler de kendi kendisini çağıran tekrarlar nedenle (geri beslenim olan kontroller nedenle) bozguncu motifler inşanın aslına uygun modülasyon üzerine yapılan eklemler olmak zorundadır.
Çünkü “sistemin kendi kendisini çağıran birikimle olan depo enerjisi kolektifti”. İlk inşa tipi böyleydi. Köleci sahiplik inşa başlangıcı olmayıp kolektif inşayı ele geçiren enfeksiyonla oluştu. Eğer üreten ilişkilerden önce kölecilik bilinseydi köleci inşayı kurmak olası olurdu. Ki olası bile değildir. Çünkü kölecilik üretim hareketinin bilinmesiyle ancak olasıdır. Üstelik “üreten ilişkiyi bilmek” te köleci değil kolektif bir faaliyettir. Göç veren hareketler, göç yerine gelince konaklamıştı.
Yani geride kalanların yok oluşuna göre söylenecek olan köleci hikayeler içindeki tufan ile tufan sonrası kölecilik El Kayralı (üstün birinde gelen iyilik ya da kayrılma ile himaye görme işi) kurtuluş olmakla söylenecekti. İnsan için bilmek gibi bir kavram söz konusu bile olmayacaktı. Sanki baştan beri toprak ekiliyordu. Hayvan besleniyordu. Kumaş dokunuyordu. Yemekler pişiyordu.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta