Ne acayipsin sen dostum
Ne seviyor ne seviliyorsun
Sanki önüne kalın bir duvar örmüşsün
Hiçbir şeyi bilmiyorsun.
Ben artık gidiyorum
Niye ağlıyorsun
Sana bu yapılan feryatlar
Sana bu ağıtlar
Sana akıyor gözlerimden düşen yaşlar
Senin için yanıyor bütün ateşler.
Sana yağıyor yağmur
Bir tutam mutluluk gönderiyorum yüreğine
İçine tüm sevgimi koyuyorum
Her şeyden arındırarak umutlarımı
Kalbine yolluyorum.
Bir damla yağmur yolluyorum gözlerine
Sen gittin ya soldu bütün yapraklar..
Gökyüzüne bakıyordum
Bir martı uçuyordu yalnız başına
Baktım..baktım..
Özgürlüğüm geldi aklıma
Sonra oturdum kırık dökük bir masaya
mahkum ettik hepimiz doğduğumuz gün kendimizi dünyaya
bedenimizi hatta yüreğimizi bile ipotek ettik yalancı sevdalara
günahı kimindir bilinmez
acısını kim çeker oda bilinmez
bildiğim
namusu uğruna canlar alanların
Aynalar yalan söylemez
karşımda duran sensin
Sensin beni bu hale getiren
Bütün hayatımı yakıp giden.
Bakma bana öyle
Bir sevda denizinin tam ortasındayım sanki
Aynı bir acemi balık gibi
Karaya çıkarsam ölürüm
Denizde ise yapayalnızım.
Bir sevda denizinin tam ortasındayım sanki
Yalın ve sevgi dilinden konuşmaya başladım artık
Ortalama sevgi zekası az olan insan kapasitelerinde
Ve konuşmaya yüz tutmuş suskun sevdaların
Acımasızca harcandığı bir yer burası
Burası sevdaların mezarlığı.
Unutulmayan tek şey var hayatımda
O en güzel anlarıyla
O en masum haliyle
Hatıralar.
Ne unutabiliyorum
Nede gözümün önünden atabiliyorum
Bıraktığın boşlukta
Yeni bir hayata yetecek kadar umut kalmadı
Acısını çektiğim hasretin bile
Boşluğunu dolduramadı..
Gözlerin, geceleri gözlerimi kapatmamın tek sebebi
Özlemin, gecenin zulasında berbat bir baş ağrısı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!