İnşaat halindeki binaların camlarına kireçle irice ’ S ‘ harfi çizilir, veya başka bir simge; kuşlar camı algılasın, çarpmasın, kırmasın diye. Aslında dert olan kuşların ‘’ canı ‘’ değildir kırıldığında; camın değeri..
Kırsalda köpeklerin kuyrukları dibinden kesilir; rakibiyle dalaştığında, ola ki gücü yetmeyip bir süre sonrasında pes etmek istediğinde, köpek dilinde kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırıp aman dilemesin, ölümüne dövüşsün diye.. Aslında dert olan, köpeğin alacağı‘’ ölümcül yaralar,ölmesi ‘’ değildir; sahibinin onuru..
Sevimli fok henüz soluklamıştır yaşamı nefesinin buğusunda; iri, fincan gibi güzelim gözlerinde yaşama henüz merhaba.. Ama dert olan, onu kutbun soğuğuna karşı koruyacak,hayatta kalmasını sağlayacak minicik ''kürkünün güvencesi ‘’ değildir, ne de gözleri; avcısının cebi..
Sevgiye, cinselliğe muhtaç yanıp tutuşan gönlü, kalbi, bedeni, birilerini ‘’sever gibi ‘’ olmuş, sevdim sanmıştır. Vermekten yoksun, almaların beklentisine düşmüş, egosunun tatmininden başka bir şey düşünmeyen sahte gülücük / yaklaşım / yalanları ‘’ben’’liğini sarmış, ‘’birlikteliği’’ sadece ‘’bir ‘’ olan kendisinin yaşaması gerektiğine inanmıştır. Oysa kendini güçlü sandıklarında aslında geçmişten bugüne yansıyan, giderek zavallılaşan geleceğini kandırmıştır.. Ve, dert olan, onu gerçekten sevmiş,sevebilmiş olan - olabilecek kadının / erkeğin ''duygusu,sevinci, hüznü, acısı, hayal kırıklığı ‘’ değildir; kısa bir an süresine sığdırmaya çalıştığı yarı insansı, yarı hayvansı kişisel beklentisi..
Adettendir,seven vurulur
Sevilenindir gurur
Sevgi dolu dizgin
Sevgi içten
Sevgi savunmasız