Saçmanın Zaferi Şiiri - Hicran Aslan

Hicran Aslan
57

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Saçmanın Zaferi

tek kişilik sigara içimlik zamanlar bunlar…
herkese uyanın diyesim var…
başkasına verdiğimiz cezalar bizi tutsak kılar en çok…
sevgi komedyaları bunlar…
kendi sesinize söylediğiniz ninnilerden uyuşmuş söylemek istedikleriniz…
çok uyusak ta uyanık kalıp kendini yaşayan kalp çarpıntılarımız değil mi en çok…
en ihtiyacımız olduğu anda gelmeyeni hiç af etmeyen yönlerimiz gizlice düşman…
bu zevkini yitirmiş bir hüzün …
lanet okutan her zemine…
söylemiştim..
siyah zeminin estetiğini görmemek,
ezber zevklerde harcanmaktır biraz…
ardınızda bıraktığınız küskün yüzler …
sert mimiklerinizi yumuşatmaya masajlar yetmez…
hepimiz yüz felci geçirmiş gibi durağan…
yadırgıyoruz yaşama akıp gideni…
küçük hesapların kurbanı dar sokaklar gibi tehlikeliyiz..
harcanıyoruz basit öfke nöbetlerinde o kadar…
ölüm ölümdür ha kabadayı bir çakıyla ha profesyonel bir mermiyle …
saçmanın zaferi şarkılar söylerken sevgi heba ediyor kendini…
gereksiz yere söylenen sözcükler hızla çoğalan irin gibidir…
benliğinizi görünmez kılar…kirli ve acılı özüyle…
bu yüzden doğru yerde susmanın provasını aldım…
çok kullanılmaktan etkisizleşmiş suslarda…
en doğru anda susunca yaşam sileceğiyle siliyor seni hızla…
hep bir ağızdan konuşuyoruz hızla anlaşılıp anlaşılmadığımız önemli değil…
yalnız var olduğumuzu duyurma telaşındayız…
özlemeye doydu içimin toprağı bu yorgun yokluğun kirli bir seli..
kayıplarımı çoğaltıp başkasına sığınmaya itiyorsun beni.
Hadi okuyalım yüzümüzün alfabesini….
tüm giz sandıklarımız ne kadarda ortada görüyor musun..
Gözlerimin önü ölü hücrelerle dolu yeni bir görsel alfabe oluşturuyor.
annem uzun yaşamayı bu kadar çok işlerken….
onun ölümü isteyen yönü bende bütün şiddetiyle asılı…
Pratiğiyle karşılaştığımda bunları yaşayan ben miyimin yabancılığı bu...
genişliğinde ve tehlikesinde kaybolduğum kendim…
seni olayların içinde hangi baskın yönünün yönettiğini bilmeden tanıdım diyemem.
sadakat komik durur üzerimizde.
Bu kendime söylediğim şarkılardan damıttığımdır.
yeryüzünün baştan sona aldatmak koktuğu saatlerde
yükselir tanrıların sesleri bazen….
yer gök tasavvufa keser.
keskin sarının zarafeti umuttur.
ürkütür insanı karanlık…
mağaramdan sezgimle şekillendirdiklerimin çarpıklığına gülmeyin...
sezgi hiç girmemiştir sözcüklerin boyunduruğuna.
sunum da önemli derseniz amenna.
ama niyetin temizliğini kim görmezden gelebilir iç monoluğunda.
Herkese hokkabazın el çabukluğunu dayatan dünya henüz red edemedi ona asırların sığdırıldığı göreceliği.
gelin beni dinleyin atın bütün zaman nesnelerini yaşamınızdan...
kendi saatinizi kurun…
bir şeylere yetişme zorunluluğunu atın sırtınızdan.arta kalan hakikatinizdir
.beklemekten yabanileşen benliğinizi küçümsemeyin…
unutmayın barbarlar tüm savaşların galibidir.eninde sonunda
bu ruhumdan damıttığım şarkıdır….
sözcük bilmez.
siz yazılmayanları görün biraz.
danışıksız bir aralık olsun buda…
hışt susun….geri sayım başladı.

Hicran Aslan
Kayıt Tarihi : 21.6.2007 10:57:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hicran Aslan