Sabaha Açılan Pencerede Unutulmuş Bir Kadını
Sana açılan bir pencerede durdum bu sabah.
Tüller maviye dokunuyordu.
Bir narın kabuğu aralanmış, içi kalbin gibi parlıyordu masada.
Ve sen…
Oradaydın.
İçimin susan yerindeydin.
Unutulmuş bir kadındın sen.
Kimseye adını söylememiştim,
çünkü senin adın geceydi.
Çünkü senin adın bendim.
Çünkü senin adın hiçbir zaman yüksek sesle söylenmedi.
Ben seni pencere kenarlarında,
gölgelerin arasından izledim.
Bir sabun kokusu gibi temiz,
bir Mardin rüzgârı gibi kadimdin.
Her duvar taşında senin suskunluğunu duydum.
Ve anladım,
sana kimse mektup yazmamıştı.
Ben yazayım istedim.
Şimdi bu odada,
yüreğimin mavi odasında,
bir kadın bekliyor hâlâ.
Bir çift beyaz baston gibi,
aşka kör ama aşkla yürüyen...
Eğer bir gün bu mektup sana ulaşırsa,
bil ki ben buradayım.
Narın yarısında,
perdenin savruluşunda,
ve duaya durmuş her kelimede senin için varım.
Biliyor musun,
Ben seni hiç unutmadım.
Çünkü sen susan yerimde konuşan diğer yarımdın.
Azra Nimet Öner
Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 14.6.2025 20:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!