Ahh… Bahar gelmiş, yaz gelmiş bana ne.
Benim baharım da yazım da
Sevgilinin bir tebessümünde.
Doğanın kurbanıyız hepimiz, tamam.
Ama kışın solup baharda açmak bana haram.
Benim mevsimim rüzgâr mevsimi.
Tarifsiz bir acı yüreğimde yılların verdiği.
Benimki sönmeyen bir özlem…
Baharı kışı yok bunun,
Rüzgâr esiyor yüreğime her dem.
Rüzgâr delik deşik ediyor vücudumu.
Ama artık duymuyorum bundan ne acı ne huşu.
Siyah bir ışık getiriyor rüzgâr.
Güneş kapanıyor içine,
Konuşuyor yüreklerdeki ar.
Boğazıma yumru olup oturan keder.
Kırık kalemle yazılmış eksik bir kader.
Ağzıma attığım iğneler izin vermez.
Zincir vurulmuş,
Kelepçelenmiş bünyeme yerleşen heves.
Sessiz sokaklarda binalar üzerime geliyor sanki.
Kaç kere yaşayabilirim diye düşünüyorum,
Bir şeyin ilkini.
Yoldaş yollar küser bana yavaş yavaş.
Bilmem, hangi yol ona çıkar hangi yol arkadaş.
Rüzgâr eser mevsimine uygun duygu evrenime.
Bu rüzgâr kendini hissettirmez aşkı bilmeyene.
Aşık, sevdiğine döner ve şöyle der:
“Bu dünya bizim aşkımıza layık değil,
Belki başka bir dünya…’’
Âşığı duyar ve şiddetini artırır rüzgâr.
Rüzgâra kalırsa aşıklar için öyle bir dünya var.
Aralık / 2010
Muhammet Bora CandanKayıt Tarihi : 15.10.2025 14:39:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.