Rüya İçinde Rüya
Kuyudan çekilen bir hayat aşkı bulan.
Yüreğini kanatan on bir kardeşin.
İhanet hatırası kekeme gözlerle büyülendiğin rüya ve pişmanlığıyla
Çölü yürüyen kervan tuttu iki eliyle zaman mütebessim yüzlerden avuçlara kapanan sıcak tebessüm…
Öyle merhamet kimdi şem sunan kör akşamına yakûbun.
Nasıl biterdi umudu her gölgeden aşk…
Hangi bereketten dökülürdü sofraya ve kesilen ellerinde yırtılan gömlek Zindana atılan güzelliğindi.
Yalnızlık ışığında kuruttuğumuz yazı tenha harflerin korkusuna
Bahar gelecek yaramıza müptela münzevi solgun çiçek
Defne sanıyor kendini kadifeden açelya kırsa da dilini acemi âşık.
Her gün ah kaç Nil kurutacak bu yanan yürek
Ve kalbi üşüyen kurak parçalanır suret
Dokunulmadan aşka öpmekle ölmek arasında
Kavlini dâra çeken bir sükûtla göç
Gülümseyen hicrete yaslandı ömür ayak izinde.
Ne çok küskün kum ve vaha söyle çöl
Kırık aynada hatırlanan hikâye
Yusuf mu aşk yoksa aşk mı züleyhâ
Rüya içinde rüya…
Kayıt Tarihi : 6.3.2010 22:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!