Rüya Şiiri - Sebahattin Altınpınar

Bir kara gün daha koydum
Koynumun beşiğine
Sana hasret günlerimin
Ölümcül gecesinden

Ellerimi şakağıma dayadım
Başımı gecenin sıfır ikisine
Çıkarıp anıları belleğimden tek tek
Serdim gözlerimin tel örgüsüne

Bir türlü uyuyamadım
Bir yanım sen
Öbür yanım yine sen
Geçiyorum senin her durağından
Dört yanım sarı sevda
Binmişim gecenin terkisine

Bir dalmışım ki
Yırtılışını gördüm karanlığın
Dağların oylumunda kızıl şafak sökümü
Yürüyor ak gerdan ince topuk
Çizgi çizgi ağaçların üstüne

Kuşlar,
İlk seferine hazırlanıyor
Boyamışlar gök maviye kanatlarını
Şakayık beyazı gülüşleriyle
Süzülüp uçmak için ağaçlardan
Yarım kalan
Eski sevdalar üstüne

Bir ara
Seni gördüm uzaktan
Üstünü belemişsin çayır çimene
Bir tepenin yamacında
Sessizce oturuyordun
Gözlerime doldurup seni
Tam yaklaşmıştım ki sana
Rüya bu ya işte
Üç kelebek üşüştü saçının kozasına
Biri,
Omuzuna oturmuş saçlarını örüyordu
Diğeri,
Gözlerinin elasını çalıyordu
Çökmüş burnunun hızmasına
Üçüncüsü,
En anlaşılmazı
Ve en güzeliydi
Bir kanadı ebruli
Bir kanadı ap aktı
Ne senin dalına kondu ne benim
Sonra,
Uçup gitti alıp kanadına da seni
Hiçbir şey söylemeden
Bağırdım
Duyuramadım sesimi
İrkilip uyandım kendi sesime

Bir kibrit çakıp sigarama
Bir de duvara baktım
Saat gecenin sıfır üçü
Sevda,
Ölmekle kalmak arası
Anladım ki ben
Sadece seni sevmeye özgürüm
Gerisi bıçak yarası.