Gözsüz gördüklerim aynası mıydı kendimin
İçine deniz dolmuş fanustan tiyatroda
Sonsuzluğun piyesi sahnelenirken demin
Sanki balık tutuyordum yasaksız kadroda
Dipsiz denizlerde bir müjdeci sarı balık
Sudaki aksimi izliyor saydam nikaptan
Ufukta kızıl güneş ararken kalabalık
Maviliğe dümen kırıyor kılavuz kaptan
Su kurbağasının bacaklarında bir ateş
Koştukça iz kalıyor yeşil elbisesinde
Gemide boz renkli güvercin onunla kardeş
Onu yakalamak istiyor kıvrak sesinde
Dinleyin, dinleyin fısıldayan dalgaları
Nasıl da kucak açıyor zamanın ritmine
İnsanın ve zamanın eskimez kavgaları
Kederden bir dekor oluyor onun resmine
Atlasam suya bir hışımla hiç düşünmeden
Dayanır mı kulaçlarım o gemiye kadar
Yetiyorsam eğer yalnız başıma düşmeden
Toplumun yükü neden benimle alakadar
Başımın tepesinde cam kabuklu salyangoz
Mekansız seferlerimde biricik pusulam
Bana bir tekne icad et bin yıllık marangoz
Sonsuz uçlardan çağırıyor beni heyulam
Maveradan sis perdesi çöküyor geceme
Bekliyor beni ufukta gözüken o gemi
Bir kızıl yıldız ışık tutuyor bilmeceme
Dalgaların üstünde buluyorum dengemi
Uyanmayı istemem bu kısacık rüyadan
Ulaşabilsem ya güvercinin sahibine
Sorsam ne istiyormuş bu ölümlü dünyadan
Ölmeden nasıl da varıyorsun gaibine
Kayıt Tarihi : 4.5.2021 00:39:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2021
![Beyrut Behram](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/05/04/ruya-470.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!