Saatin tiktakları
Beynimde davul çalarken
Aklımda hep sen vardın
Sen ve canım deyişin
Tatlı bir serinlik
Pencereden odama dolarken
Taaa uzaklardan
Oralarda bir yerlerden
Kokunu getiriyordu bana
Gözlerimi kapadığımda
Aşılmaz gibi duran dağlar
Derin vadiler uçurumlar
Kolkola verip düzleşiyor
Birbirimize kavuşmamız için
Mis kokulu rengarek çiçeklerle
Yemyeşil yapraklı ağaçlarla bezenmiş
Cennet yoluna dönüşüyorlardı
Bu cümbüşün içinde yürümüyor koşmuyor
Adeta kayarak gidiyordum
Orada karşıda olduğunu
Ve hep beni beklediğini biliyor
İçim titreyerek huşuyla ürpererek
Şavkınla aydınlattığın yolda
Gitgide sana yaklaşıyordum
Gelişimi büyük bir özlemle
Sabırsızlıkla izlediğin
Yumuşacık olmuş gözlerine
Bakışlarına yansıyordu
Şüphesiz kavuşmamız
Devlerin buluşması gibi
Muhteşem olacaktı
O anın heyecanını hissederek
Önümde açtığın gümüşten yolda
İyice hızlanmıştım ki
Bütün güzellikler dağılıverdi
Saatin zili sabah oldu diyordu
Rüyam ise her zamanki gibi
Kavuşamadan bitiyordu
05:18 30.09.2005
Canan MotorcuKayıt Tarihi : 6.10.2005 01:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Önümde açtığın gümüşten yolda
İyice hızlanmıştım ki
Bütün güzellikler dağılıverdi
Saatin zili sabah oldu diyordu
Rüyam ise her zamanki gibi
Kavuşamadan bitiyordu
Rüyalar gerçek olsaydı, ne kadar da güzel olurdu.
Tebrikler.
TÜM YORUMLAR (9)