Bir kız bulmuşlar bana, gittik gördük evleri,
Curcuna bol otobüs durağına benziyor
Kılı tüyü ganice, bir tuhaftı halleri
Deli dolu kahveci çırağına benziyor
Sürmüş de sürüştürmüş, her nesneden takısı
Abartısız, ta arşa ulaşmıştı kokusu
Çok sinsi görünse de biçarenin tekisi
Elleri fırıncının küreğine benziyor
Ye desen yenilmiyor lapa gibi aşları
Kahkaha desem değil bir farklı gülüşleri
Ağız değirmen taşı, çarpık çurpuk dişleri
Rahmet ola nenemin tarağına benziyor
Kanepede kaplamış iki kişilik yeri
Bir taraftan siliyor yüzünden akan teri
Altta pijama terlik, üstte dar bir entari
Rengi azcık vişnenin çürüğüne benziyor
Tam mutfağa girerken yakaladı bizleri
Ağzında geveledi anlaşılmaz sözleri
Kaşları dal kurusu, ya irice gözleri
Bizim köyde imamın eriğine benziyor
Uzaktan bakılınca normal görünür fakat
Yakından eli çolak, ayağı biraz sakat
Boyu yüz elli santim, göbeği çıkmış kat kat
Mahalle bakkalının tereğine benziyor
Pek de hayra yoramam ben bu işin sonunu
Ne çapını diyeyim ne siz sorun enini
Çatlaklar ayan beyan kaplamış tüm tenini
Ekin bitmez toprağın çorağına benziyor
Kalkmak için istedik kız babasından izin
Birdenbire ekşidi, asıldı yüzü kızın
Epeyce anlattım ben, yani kısası sözün
Beli muhtar emmimin orağına benziyor
Bir gariplik var bunda her şey bu kadar aksi
Kıvranıp da uyandım şükür rüyaymış hepsi
Açlık beni götürdü mutfağa baktım tepsi
Tattım, kıymalı Harput böreğine benziyor
Elazığ /2022
Vedat Yılmaz
Kayıt Tarihi : 16.3.2022 09:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!