Başım zonklayarak uyandım uykudan
Vücudumun her zerresinde ürperti
Aklım şaşkın, kalbim puskun, ruhum üryan
Üstümde göklerden inen bir serpinti
Bu muydu beni Arş’a taşıyan atım
Yelesi allı beyazlı, sanki bayrak
Göğe yükselirken sırtında bedenim
Bir karşılama ki, her yer bayrak bayrak
Durun, dinleyin beni ey kalabalık
Nedendir bu gösteri, danslar nedendir?
Bir dakika sürse de, sanki bin yıllık
Rüyamda; halay var, horon var, nedendir?
Kafam bir kazan, içinde sorular
Ne yapsam, elimden gelmez, kurtulamam
Kaynadıkça kabarır, köpürür, taşar
İstesem de artık, eski ben olamam
Rüyamı yormak için döndüm içime
Ses ver ses, ey içimdeki bilge çoban
Bu karşılama, bu danslar, tören kime?
Çıkıp gidecek beynim kafatasımdan
Farkında olup da haykıramadığım
Ne varsa, içimden dışarı fışkırır
Ya Rab, yoksa yeniden mi doğmaktayım
Işıklar saçılırken karnım yırtılır
Kalabalık içinde kayboldum, yokum
Aksiyon filmi sahnelerine benzer
Ağır çekim bir yöne ilerliyorum
Etraftaki insanlar benden bihaber
Kendimi kaybettim, bulmak için tekrar
Yürüyorum, caddeler, sokaklar benim
Bulamasam arardım ölene kadar
Buldum ki, bir cennetin köşesindeyim.
Kayıt Tarihi : 11.2.2017 12:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!