Bir küfür kadar çirkinim bu günlerde.
Ağzımda bitmiş aşkların kokusu,
Öpemiyorum hiçbir sevdanın alnından.
Yarım kalmış tutuşmaların teri ellerimde,
Tutunamıyorum hiçbir merhabanın dalına.
Ne var olabildik, nede yok
Her gidişinle parçalanan tümlerime
Çare olamadı pişmanlıkla harmanlı gelişlerin.
Ciğerimi tüketişini bilip de bırakamadığım sigara misali
Gözlerimde parıldayan güneşleri feda ettiğim
Umarsız yüreğine, verecek neyim kaldı?
Git,
Yollarımda kanatma adımlarını
Avuçlarımda saklı sayısız veda ile tutamam ellerini
Virane gönlümde karartma aydınlıklarını
Param parça dünlerimle aşka boyayamam bu günlerini
İçimdeki mezarlara güller ekiyorum bu gece,
Bu gece ne ilk ne son kez kokluyorum üzerinize attığım toprakları.
Yaralarım kalın kabuklar altında gizli kanamalarla sızlarken,
Sitemli suskunluğumu salıyorum soğuk duvarlara.
Camlara yazılan baş harfleri silinmiş,
Yalnızca kangren yalnızlığımın çaresizliği parmak izlerimde kalan.
Günlerin aydın olmadığı bir sabaha daha
günaydın avuntuları yüklüyor kelimeler
Ellerimde boşluklar, dudağımda hiç konuşmadığım susuşlar,
Kimsesiz sokaklara kalabalık adımlar atıyorum.
Biriktirip harcayamadığım akla zarar, yüreğe azap yalnızlığım omuzlarımda.
Güneş doğduğu yerden batıyor içimin kentlerinde
Sonsuz bir ızdırapla uzandığım karanlıklarda
Düşüyor tutunduğum yıldızlar.
Dilekler tutuyor insanlar düşen yıldızlarımın ışıklı ölümlerine
İntihar süsü verilmiş ceset yüreğime biçilmiş kefenler
Sarmaya kâfi değil,
Terleyen avuçlarımla titrek bir merhabayı ıslatıyorum ellerinde
Dilimde noktasını virgülünü unutmuş telaşlı cümleler,
Gözlerinde ünlemleşirken
Kaçışıyor bakışlarım biraz şaşkın, biraz çekingen…
İçimdeki çocuk koşturuyor oradan oraya
Gülüşün dikildi puslu bakışlarıma,
Dün gibi yakın, bu gün kadar uzak.
Güldün öylece…
Aydınlandı yokluğundan solmuş çehrem.
Tutundu kederim bu gün sandığım geçmiş gitmişliğine.
Bu gün yabancı bir elde sarmalandı ellerim,
Senden kalan boşluklar üşüdü avuçlarımda…
Yumdum gözlerimi omzuna yaslanırken başım,
Senmişsin gibi huzurla daldım uykuların en güzeline.
Sarsılan otobüsle uyanan düşümden düştün,
Değişmedi;
Seyrelip beyazlayan saçlarımdan başka hiç bir şey…
Hala kayan yıldızların ölümlerine üzülüyorum
Aynı çocuksu hüzünle.
Değişmedi;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!