nil kadar berrak gün kadar güneşe Duy Ey Nil,Ben Fırat
iki ölünün ucurumda yakaladığı son yaprakta yazıldı hayat
ömrün tam orta şehrinde unutulmanın imansızlığı başladı
ruhun üşümesi ayrımsı kokular ve yakınsıyı özleyen özler
gidenlerin ardında artçı hevesler ve özlem dolu nefesler
bir denizin tüm dalgaları kadar dalgalı bir iç dünyada lal olmuş umutlar
beklensi,hissi bir anın bıçağı kesiyor bendimi senden
unutmanın tanımsızlığı ve kavuşmanın imkansızlık çölünde
sen ruhuma komşu oldun ey nil ey gül ey ölü aşkın nilgünü
sığmayan özlemlerin diliyle yeni bir aşk dili terk edilme gazelinde aynı kafiye olmak
hecelenmek ama aruzla ama anlatılmaz mazmunlarla
leyla ötre, mecnundan ötre büyük aşklara türk olmak
hasrına hazanlar ve hüzzamlar ekli devrik bir kaçışın ağlamasında
bu gece yağmurun yerine geçen gözyaşlarımız
tüm gidenlerin aşk toprağına aksın
seller ve aşklar aksın yaryüzüne
bizi sürüklesin acının son hışırında alil alil
alınmış ve paketlenmiş bir geleceğin süpermarketinde ödül olarak verilsin aşkımız
sensizliğin kentinde ve bensizliğin bendinde kredili bir ucuzluk değil beklemem
beni sana bölen ayrılığın tüm harflerine zaten bölündüm
esrik bir halin son çekiminde ben yürek hep sana çekimleniyor
ne kadar sığıyorsa hayata o kadar sığındım yalnızlığa
bir şehir yakınıma sen ruhumun komşusu
söyle şimdi hangi derdin bendi bu kadar benlik çalar
kavuşmakla kavuşmamak tüm acılarıma kavuştak
söyle erkan oğur bugun beni benden çal
bir kentin orta kedisi aşk çaresizliğimle oynuyor
bense bütün ayrılıkların faresi gibi beyaz bir aşkın peynirini arıyorum
bu ruhun kahvaltısında öze özlem algılayan son bilge olarak sen gül ben ayrımsı şeker
gel gayrı unutulmamanın son utkusunda ruhuma komşu ol esrik nil
ben fıratın tam doğduğu yerin öz mecnunu aşk kaçkını barbar ayrılıkçı
gerisinı sular ve bir gün gelirler paklar
Kayıt Tarihi : 16.7.2008 00:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

deniz
TÜM YORUMLAR (2)