Çok ağladım yana, yana.
Taş bastım hep şu bağrıma.
Keder yazılmış anlıma.
Boş ver unut deme bana.
Yumdum bir an gözlerimi.
Seni nasıl sevdiğimi,
Sevgi dolu yüreğimi,
Tos pembe hayallerimi,
İyi bilirsin değil mi?
Sana olan hasretimi,
Erkeği ancak üç şey yıkar.
Boğazına sarılıp boğar.
Erkek hayattan bıkar.
Dünyada her şey onu sıkar.
Deli gibi sokakta koşar.
Sen farkında olmadan her şeyi senden öğrendim.
Hiç bilemezsin sana, ne kadar çok değer verdim.
Bu duygularımın ne olduğunu bilemedim.
Sonradan pes ettim, seni gerçekten sevdim.
Senden yüreğimdeki tatlı aşkınla sevmeyi,
Aşk sanki alev gibi yanan, kızgın bir çöldür.
Ben o kızgın çölde yanan, bir mazlum zavallı.
Aşk belki de, suyu olmayan kurak bir göldür.
Ben ise sevgiye muhtaç bir garip sevdalı.
Aşk belki de, karanlıklarda yanan bir mumdur.
Kalbimizin gözümüzün nurlanıp; göğsümüzün genişleyip; işlerimizin kolaylaşması dileğiyle...
İki dünyada da alnımızın ak, başımızın dik, gözümüzün nurlu, gönlümüzün pak olması dileğiyle...
Dünya ve ahirete ait, maddi ve manevi, bildiğimiz ve bilmediğimiz, tüm kötülüklerden;
Hem bedenen hem ruhen, sevdiklerimizle birlikte, selamette olmak dileğiyle...
Ölmeden ölebilmek, gafletten uyanıp hidayete erebilmek dileğiyle...
Bugünden yarına, keşke dediğimiz her şeyin gerçekleşmesi;
Benim vefasız çile dolu gönlüm,
Yok ki konuşacak bir tek sözüm.
Sana boyun bükmekle geçti ömrüm.
Savaşamadım sana yenik düştüm.
Kör oldum hiç bir şey görmüyor gözüm.
Bu zamana kadar dayandım.
Yüzüme gülene inandım.
Tüm insanları iyi sandım.
İşte sonunda böyle yandım.
Şu sevgimi herkese sattım.
Beni ne duyan var, ne de gören.
Şu kalbime sıkıntıdır giren.
Yok mu hiç derdime çare bilen?
Dertten başka yok yanıma gelen.
Ben hiç kimseye kızamıyorum.
Senden gelen tüm dertleri, seve seve çekerdim.
Canımı isteseydin, o anda sana verirdim.
Eğer beni çağırsaydın, hemen koşar gelirdim.
Sen isteseydin ben, ölene dek seni severdim.
Bak ben, senin yüzünden mum gibi aktım eridim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!