Dün bir dosttan
Uzun bir mektup aldım.
Beni anlatmış sana,
Ve sen ona,
> demişsin.
Hem bu sözü gülerek
İşte böyle Salih
İşte böyle kardeşim
Akşamları olmaya görsün bir kez
Buğusu üstünde bir somun gibi
Gözümde tütmeye başlar
Bu dertli kentin en dertli yeri
Son güllere baktıkça deşilsin eski yaran,
Eylül bahçelerinden her geçişte beni an.
Yüklü dallar altında meyvalarla oyalan,
Eylül bahçelerinden her geçişte beni an.
Sisli güz sabahları estikçe serin serin,
Sen ey
Yirmi dört baharımın en güzel süsü
Sen ey
Mutlu günlerimin mutlu türküsü
Sen ey
İlk yaz akşamları kadar güzel çocuk
Uslu dur Nüveyrem çıldırtma beni
Ben artık bildiğin o eski ben değilim.
Bir başka yağmurla ıslak mendilim.
Kapa pancurları ört pencereni
Uslu dur Nüveyre'm çıldırtma beni.
Bende Kalan Mektuplar 2
Bahar başladı, nokta noktam,
Ankara'da bahar...
Veriminde toprak ana,
Aylar var ki sana,
Otuzbeş yıl ardından
Yüzüme gülen anne
Sırrını söyler misin
Bu değişen bende ne?
Keder eli yakama
Bu gece yılbaşı,
Başkente kar yağıyor, nokta noktam,
Başkente kar.
Ve tütüyor gözlerimde,
Küllenmiş bir mangal gibi eski hatıralar..
Başkente kar yağıyor,
Kızım benim!
Acısı tatlılardan tatlı, sızım benim...
İnan bana!
Sana güzel, cici, yavru meleğim
Daha ne demeli bilmiyorum.
Oysa ki ben, seni senden daha çok seviyorum.
Biçim bir yana, gönlünün ve kalbinin dilini yazmışsın; başkalarının bir insan fakat gönlünün bir 'cihanlar ecesi' kabul ettiği yegane insana....ne diyeyim yüreğindeki sevda hiç eksilmesin, hasret rüzgarlarında en samimi cümlelerin hiç ama hiç kaybetmesin esrarını....
Sabri SALMAN(Öğretmen-Şair)