Ring düşesi ile Adam-boksör güzellemesi

Akın Akça
1865

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Ring düşesi ile Adam-boksör güzellemesi

“İki sol ayağı olan iyi görünüyor.”
“Ben iki sol gözü olanı beğendim.”
gülüşmeler…

-

intro
İdarecilik ile ‘epik’, kapışmıştı aslında;
siyahla beyaz, sonunda barış şekline büründü.

1.
(Sonuçta ‘Little Bighorn’ savaşı kazandı:
Ne Kızılderililer, ne beyazlar, ve de siyahlar
barış kazandı, bir sessizliğe giden yol çetindi.

yönetmeyi ebedi seçen, General Custer;
(Bir kere savaştı mı, en başta kendisiyle?)
onun, Sioux baltasıyla kafa derisi bile yüzülmemişti:
barış sözü’nü tutmadı;
kısa bir içsel-kamuoyu araştırması’nda,
kamayla yaşamına son verildi, kadınların kullandığı.
Ama aynı döngüden geçen başka biri, tarihin süzgecinde -
Custer’ın torunlarından:
Jackie, şampiyon ederken, bilir miydi ki?
Ne var; sergileyen oldu görülesi idareciliği, akıllanan -
tek bir geri adımda, ileri;
antrenörlüğe hareket verirken menajerliği.
Luther da; çeşitli önyargılardan devşirildi;
en ufak bir uzlaşı yoksunluğunda, kendini kaybedebilen.
bu nevi, o da, yüzleşme zorunluydu
ve yüzleşti, gözü kapalı gitmedi.)

*

(Yapıcı hareketlendirilen bir yılan,
akvaryumdan kolay kaytaran iguanalara benzer
-değil kuruya, suya avuç atan
Tamamen camla örtmen lazım ki;
iguanalar, akvaryumdan dışarı kaytarıverip kuruyamasın,
Kenara çekilmemen ya da kenara çekilmen
lazım ki, barış olamasın!
Bunları başaramazsın!
: Herkesi tükürmen lazım ki, hiçbir bir umut kalmayabilsin!
ki sonsuz bir umut vardır, bir çitlemelik çekirdekte;
tohumun çeperinde: şaşırtıcası! onun çeperinde bile! !)

2.
Sütun bir duvardan gerildi, kapısı olmayan:
Girildi.
Dışarıdan doğru bakılan, uzaklaşırken içerisi.
(Işıklı-gölgeli bir alan; çok yaşadı, kendini bilen)
Lambalı-içeri’nin çevresi, ip merdiven-
Örümcek ağlarıyla örülüydü

Kor gibi şehir ışıklarıyla sürme çekilmişti öbekte;
ki dışarıdan bakılan, uzaklaşıyordu yine kendisine.
Işık, dışarıya sıza dursun, bu göbek;
o, küçüldükçe küçüldü ve sonra gözden yitti …
ama bir ses, bu yankı kaldı.

*

Jackie geldi …

Yirmi dokuzuncu raunt’ta, beklenmeyen,
duraksamayan saldırıların serseri bir aparkatı sonucunda -
Sanki apartman-gökdeleni, bir nefeste,
merdivenlerinden, sıkı bir koşuyla tırmanılmış
- delişmen adamın dişliği fırlamış, delifişek
ve ‘yeni gelen-eski’ -arasının bozuk olduğu:
menajer-antrenör ona köşede, içten, birkaç haykırmıştı.
(Üstelik, siyahi hem cinsinin haykırışlarını,
esas antrenörünün, demin.. duymamıştı)

Buna rağmen otuz ikinci raund’ a
başlandığı an.. daha; aynı boksör bu sefer,
kirli dövüşçüden aşağıdan çalışan, sert bir kroşe yedi
ve ikinci gözü de, onun sol benzeri gibi, üçüncü kere patladı.
Bu durum; pıhtı kanın bile, çelikten perdeler, gözlerine indirdiği:
ama adam, hedefini seçmek için, var olmaya yeminli;
ayakta durduğu saniyelerin hesabını veren,
bir meydan muharebesi savaşçısı gibiydi.

Jackie, gürledi!

ring kazanında; kazananın tarafında, Jackie
.. gülümseyerek:
o, bir terfi-antrenörü!
adam-boksör’ün antrenörü!
siyahi erkek boksörün beyaz, kadın menajeri:
Şampiyonluğa nokta koyulacağı gece;
Kırıp zincirleri, kuşanmış antrenörlüğe!
Koşarak geldi;
önceki arkadaşı, şimdi nefret eden’e!

: “Luther bir dakikam var …
~ Özür dilerim, berbat ettim, çok kötü çuvalladım.
~ Kalkman lazım. Bunu yapabilirsin.
~ Bununla başa çıkabilirsin.
~ Formdasın. 12 raunt dayanabilirsin.
~ Kahrolası, sen şampiyonsun!
~ Hernandez kirli dövüşüyor,
~ Çünkü kazanmasının tek yolunun
~ Bu olduğunu biliyor.
~ Potansiyelin var! Bana ihtiyacın yok!
~ Zaten sende var…
~ hep vardı
~ Oraya gidip o adamdan şampiyonluğu
~ almanı istiyorum!
Ayak değiştir,
Sağ elini kullan …”

*

“Kasıtlı faul!
Luther isterse şimdi beş dakika alabilir! ”

'Hold on! hold on!
get up! box him! ! '


Şerefiyle kaybetmesi lazım,
kaybedenin bile, kaybedince!

*

Hakem, indirdi şalteri
ve çarpışanlardan birinin kaldırdı kolunu.
Ama yükseltmediği, itiraf edemediği aslında, bu düdük-yargıcı’nın;
bir ‘kirli oyunlar ataleti bütünü’ydü:

(Luthster Cluster! !
Clusters of galaxies of clusters!
Salkım galaksileri daha büyük bir kümenin! ...
Thunderdome!
and ‘Master and Blaster’ …)

‘Bu seferki kaybedecek olan’ın kirli
de oynadığı bu kirli oyunda,
kaç kere zemini öptü, adam-boksör:
hakem sayamadı, hakem kaç kere ona kadar saydı?
ve sonra kalkınarak-kalkarak
doğrulup, tuş mevzisindeki;
ayaktaki -
ayakta durduğundan habersiz bile
- hınzır sırtlan’ı nakavt etti:

Ayak değiştir!
Şimdi! ...

Güzel seç, tanımını! !

*

Maç bitti…
Luther kazanmıştı…
Jackie geriliyor gibiydi…
ama aslında o gitmiyordu…
Kimse dikkat etmedi…
Herkes ringe koştu…
Luther, Jackie’ye bağırıp, arıyordu:
gerilemekte gibi görünene doğru
yeltenen tek oydu:
Sevgi ayrıcalığı bu olsa gerek,
işte sevgi burdaydı...
Ama Jackie gitmiyordu.
çünkü halk, ringe doğru
koşuyordu.

Ring, küçüldü, küçüldü
ve sonunda koca
karanlıkta
bir küçücük
pırıl pırıl
ışın topu
kaldı
-

açıklamalar:

“Jackie Kallen” adlı yaşamış bir antrenör bayanın örgüsünü oluşturduğu “Against The Ropes” filminin konu bütünlüğü içerisinde değerlendirildiğinde; arka plan olarak, ‘siyah ve beyazların daha da ışıl ışıl bir ortama büründürdüğü, gölgeli bir müsamere ortamı’nın yanı sıra, kadın-erkek normlarının bir noktada buluşuşu ve inanarak başarma olgusu da temel alınarak gerçeklenen, tasarlanan bir boks maçı

Başrolde Meg Ryan

Çift tırnak içindekiler filmden.

Türetilen kelime/kelime öbeği:
Luthster: (ön açıklama) Luther adlı karakteri linguistik çerçevesinde bir tarih süzgecinden akıtarak, bu ismi General Custer’ın adıyla birleştirdim.Fakat Custer’dan daha akıllıca bir biçimde, filmin sonunda Luther’le bir bütünleşmeye gidiyor Jackie Kallen (Meg Ryan) öğrendikleri çerçevesinde. Master Blaster ise Mad Max 3’te, Bartertown adlı şehre yer altından enerji sağlayan bir ikili. Cüce Master’ı, dev Blaster taşıyor
Luthster Cluster: Salkım kümedeki, öğrenerek başkalaşmayan; ama salkım şeklinde sarkmayan bir kümedeki, öğrenerek başkalaşan bir bilinçaltı. Sonuç olarak bu deyişi yerleştirmemdeki anlam, şiirin sonu -baş tarafın başlangıcı, nakavt için- bir ön hazırlık.

İşin tuhaf yanı, bu filmin adının tercüme edilişi -dikkatimi çeken bir nokta, belirtmeli diye düşündüm: “Çılgın Sarışın” olarak tercüme edilen bu tarz kaliteli bir film, baştan itibaren, alınacak mesajları engellemeye yönelik olabiliyor seyirci için. Daha sonra sinemada bir öpüşme sahnesini izleyen canım seyirci belki de bilinçaltından torpilli koşullanmalar gereği neticesinde, bazı notaları atlayabiliyor. Bu durum da, ‘türkiye’deki orijinal cd fiyatlarını düşürmeye pek hevesli olmayan film endüstrisinin; sanki paralel bir mantıksal ucunda sırıtmakta olan kapak tercümesi işini yapan emektar arkadaşlarımızı anımsatabiliyor. Bu arkadaşlara da -bu vesile ile, faydası, hiç yoktan, olacaktır- duyurulur.
Bu paragraftaki eleştirim için referans sevgili Betül Akdağ :) sevgiler

Sonuç olarak, filmin verdiği mesajları da harmanlayarak ‘süredurumlaşan bir şiir’ gibi diyebiliriz

Akın Akça
Kayıt Tarihi : 18.10.2004 01:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Akın Akça