Doktora öğrencisi
Her defasında yaşıyorum
Ayrılık duygusunu
İliklerime kadar hissediyorum
Ne kadar da zormuş
Bu ayrılık denilen şey
Gel vaz geçme
Diren sana karşı olanlara
Vur tokmağı beyinlerine
Dik dur eğilme bu yolda
Uzundur yolun asla pes etme
İnancını sağlam tut, sana yol gösterecek
En uzun geceyi bir hasta olana soracaksınız, bir de mahpus yatana
Kaç gündür beni benden alan
Hayatımı değiştiren
Ve yediğim, içtiğim hiç bir şeyden tat alamayan
Ruh gibi dolaşıp
Ne yaptığımı
İşte kabirdesin
Bir de musalla taşı
Başında imam
Okunur selan
Üstünü örttüler kara toprakla
Tabaka tabaka toprak parçaları
Ne zormuş içimizdeki acıyı bastırmak
Gizli gizli içine gözyaşlarını akıtmak
Hıçkırıklarını yumrukla dövmek
Susturmak kadar acı vermez yaşadıkların
Hayırlısı der geçersin, geçer mi kaybettiklerin
Ben
Sen
Biz
Siz onlar...
Devam eder gider
Konuşur, didişir, tartışırız
Bahçesaray sarsıldı bir akşam,
Çığ kara bir çarşaf gibi yakaladı canları,
Ölüm tuzağı, vurdu geçti,
Acı ve sessiz bir çığlık yükselir,
Göğü yırtarcasına,
Göz yaşları akar, seller gibi...
Kurdun kuzuyla sofrasını paylaştığı bir dünyadayız
Ne beklersin ki dost gibi görünen maskaralardan
Kimin nasıl yaşadığının ne önemi var?
Herkes, her şey ben olmuş
Zirvesindeyiz insansızlığın
Kaybettik bütün değerlerimizi, ölmeden
Ne saatler geçmek biliyor ne de zaman
Kapkaranlık ve soğuk bir bahar gecesi
Bir ben bir de sensiz bir anın paylaşımı
Soğuk bedenim ısınmaz bir türlü kaç zaman
Sensizliği hissetmek ve de yaşamak bu olsa gerek
Bir de her gece içime çektiğim kokundan yoksunluk
Genç Adam...
Neden bu kadar ruhsuzsun...
Nerde hayallerin,
Nerde ideallerin,
Bu sen misin? Bir dön bak kendine
Bu ben miyim? diye bağır içine...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!