Sıcaklar sinekler, ve de düşman ateşi,
Pis bir koku, ölmüş, atların çürük leşi...
Her gün böyle idi, çekilmiyordu hayat,
Dayanılır mıydı, olmasa maneviyat?
Bir gün akşamleyin, kesilmişti ki ateş;
-Biraz dinlenelim, şimdi gel Ali Kardeş!
-Dinlenmek mi Hasan! Şu ayaklarım pişmiş,
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
OF YA KALLEŞLİK RUHLARINDA ONLARIN...BENDE KIBRISTA DUYMUŞTUM...TEL ÖRGÜ İLE AYRILAN RUM KESİMİNDEN BİZİM ASKERİN BİRİNİ GEL SİGARA İKRAM EDEYİM DİYE ÇAĞIRIP SINIRI GEÇTİ DİYE VURMUŞLARDI...NE YAPARSIN İNSANİ DUYGUSU OLMAYAN ZİHNİYET
en sevdiğim isimlerdensin can dost..okumadan geçmem seni....tebrikler...teşekkürler....gülümsedim yine...))))
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta