Gel ili kadeh içelim,
İki güzel kelam ile,
Eski dostları analım,
dua ile, selam ile.
Nerede o eski günler,
Dünyaya hükümran bir ülke iken,
Elimizde kaldı tek Anadolu,
Onuda satıyorlar haraç mezata,
İçim kan ağlıyor, yüreğim dolu.
Atamın emanetleri nerede hani?
Hekim hanım; kızım,
beyaz kanatlı kelebeğim.
Öğle bir dünya bahşettin ki,
Başının ağrımasına dayanamam.
Naif yufka yürek sende,
Sen hiç aç;
Bir simit'e muhtaç kaldın mı.
Ben;;
Kula kul oldum,
Bir lokma ekmek için
mahkum oldum.
İnsan vardır ışık saçar dünyaya,
Benzer göklerdeki yıldıza aya,
Eğer muhtaç isen bir damla suya,
Rahmet olup, yağan yağmura benzer
İnsan vardır bilim ile demlenir,
Nerede o dolup taşan,
Bendini aşan insanlar,
Ölçü mizan, tartı düzen,
Nerede? Her şey para oldu.
Nerede? O serden geçtiler,
Ey…,,yyy!
Şanlı Türk evladı;
Altaylarıdan bir nehirden akıp gelen,
Oğuzlardan asil soydan,
Yirmi dört boydansın
Aya, yıldızlara, güneşe benzersin,
Korkma;
Biz Anadoluyuz,
Rengarenk çiçek bahçesinde, aynı bağın koruk' uyuz,
Devlet için bir, ölür bin doğarız.
Yurdumuza göz dikeni,
Kutsal topraklarımızda boğarız.
Gölge oyunu;
Bin yıllık efsanedir,
Hele-hele;
Hacivat ve Karagöz
muhteşemdir,
Çocukların sevinç kaynağıdır.
Başındaki padişahın,
Gölgesi idi Allah’ın.
Bir güneş doğdu tanrıdan,
Gölgeden kurtardı seni.
Sual eyle, sor Kamil’e,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!