Rastgele
çivi gibi bir mart yeli vınlayarak esiyor sabahtan
boz bulanık güneşi de donduruyor sanki
bellerine kadar kasık çizmeleri başlarında yazmaları
nasırlaşmış ve donmaya yüz tutmuş elleri kızarmış
gerilmiş ağları temizliyordu yedisinden yetmişine balıçılar
hanımları da oradaydı birkaçının
kocalarını yalnız bırakmayan hanımlar
bir zamanlar mermi taşımışlardı hani
rastgele ağalar kolay gele
sağol dedi kimileri başlarını kaldırıp
balık gelmiyor ağlara bu soğukta
temizlensin ki yeniden çıkılsın ava
pat pat pat pat balyoz sesleri biraz ileride
kazık çakıyor birkaçı barınak yapacak
Yarasın diyorum yarasın
tüpün üstündeki demlikte buğusu tüterken
bir yandan çayını yudumlayan amca ile teyzeye
senin ne işin var teyze burada yaşın kaç
ne edeyim uşağum bensiz olmuyor
yemek bulaşık çay esvap yatak işleri de benim
ağ temizlemeden kalan zamanda
afiyet olsun diye bağırıyorum
ellerinde bardakları oturmuşlar teknenin kenarlarına
uzanıp birer birer zeytin yiyorlar ekmekle
yarasın yaramalı bu soğukta yarasın
eve ekmek çay şeker alınacak
ilgisiz derslere ama belki okur da kurtulursa idris
ona kitap defter alınacak kalem alınacak yazsın yazgısını
agası unuttu evlenmeyi askerliğini de bitirdi
zeynep evlendi iki çocuğu da yanında temel' le
oysa daha ondokuzunda
sümüğünü çekiyor ilyas ağlamaklı
balık çıkmıyor
rastgele! ..
Kayıt Tarihi : 16.1.2007 01:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
izmir' in kuş cennetini gezerken tuzlada, kuşları görür kimileri. ben de bunları. en küçüğünden en büyüğüne tüm aile üyeleri ile balıkçılar iş başındalardı.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!