Çiçek dürbünü
Dışındasındır. taç yapraklarının
solan kıvrımlarında
aldanıp bir arı kuşu gibi
uyanıp alacaktır seni ağzından içeri
taraçasında uyuyan
Mezura
Aşkın endazesi kaça. Kaçaysa kaça
Boy aynasıyla ölçülen tensel hazzın
kilometre taşları
tüylenmiş battaniyede yosunlanırken
dağılıyor yerleşik yabancılığın kekremsi kokusu
Puzzel
Satır başı. Konuşulmayan konuşulamayandır
aşkın en büyük gafı
Kendisinden önceki gülünç taslaklara göz atar
acıtan cümlelere
Giz
Sıradan bir hayat en çok
kalmayı arzuladığımızda mümkündür
Acayip dikenlerin, kuru otların arasında saklanan
bir tavşanın izini sürer gibi
Tanrım! Bir iç bükey aynaya bakmaya benziyor bu
Hamiş
Sen ben ağlarken başlayan ayin
Bir kış irisi; ne renk istersen o renk hercai
Ferdasonra
Kalemin havada kaldığı an, o an en utandığım
tutunamadığım yarım tutar avucumdan
fark ettim de bir keresinde kurutulmuş
bir istiridyeydi ruhum. Oydu ki o en gizemli an
sabaha kalmaz bulurdum
en mucizevi incisini hayatın
Yedi
Hayatın ritmiyle dans eden sokaklardan birinde
çıkmaz sokak; en telaşsız edimi kedilerin
Turkuaz taşlar döşeli o sokak bir sığınak
yıkandığım kirli beyaz yüzüyle sabahın.
Kayıt Tarihi : 11.10.2008 23:54:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
BUZ DEFTERİ adlı kitaptan
![Turgut Toygar](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/10/11/provalar.jpg)
namık cem
TÜM YORUMLAR (1)