Postaya verilmeyen mektup ve adak Şiiri ...

Yüksel Nimet Apel
2962

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Bu günlerde perdeleri çekili yazlık evimiz gibiyim
hevesle ve özlemle bekliyorum yazı

kışsa çetin geçiyor
soğuğa rağmen arka bahçede güller tek tük de olsa
açmaya devam ediyor

Tamamını Oku
  • İnci Germenliler
    İnci Germenliler 12.11.2014 - 15:54

    Günün şiirini daha önce de defalarca okumuştum, tekrar okumak benim için zevkti. Yüksel NİMET Hanımın bütün şiirlerini okumaya çalışırım her zaman ve çok mutlu olurum okumaktan.Hepsi birbirinden güzel.
    Bu şiir de diğerleri gibi çok güzel ve günün şiiri olmayı hak ediyor. Seçilmiş olmasına çok sevindim, kendi şiirim seçilmiş kadar.
    Sevgili arkadaşımı candan kutluyorum, nicelerine.....SEVGİ VE SELAMLAR.

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi 12.11.2014 - 14:30

    MAVİ ABİYE ELBSELİ HAYAT

    Her insanın bir kokusu, yıldızı, taşı varmış. Sayın Maranki öyle diyorlar…
    Ayrıca her insanın bir rengi de olduğu bilinen bir gerçek(miş). Kim diyor, bilmiyorum. Buna ben de gönülden inanıyorum.
    Belki zaman içinde renk değişebiliyor, ama Türk erkekleri genellikle gri ve siyah tonlarını seviyorlar.
    Gençlik yıllarımda renkli giyinmeyi, kahverengi ve tonlarını, lacivert ve ona uygun gömlekleri tercih ederken, şimdilerde ruh halimize uygun olarak tekrar griye yakın tonlarda karar kıldık gibi…

    Görünen ve anlaşılan o ki, sizin renginiz dün “mavi” imiş… Bugün bile unutamadığınız mavi…
    Özlemini duyduğunuz mavi… İçinde olmaktan, mavi elbiseyi doldurmaktan büyük haz duyduğunuz abiye…

    Abiye elbisenin nasıl bir şey olduğunu bilmediğimden şöyle biraz bakındım, görsellere ve kısa bilgilere…
    Uzun olan ve genellikle tek parça olanı, içindeki kadını çok zarif gösteriyormuş. Daha çok gece elbisesi olarak mı kullanılıyormuş ne?..

    Erkekler, pek modayla iç içe olmadıklarından, sadece bayanda yakışanı görmekten büyük zevk alırlar. Onları hoşnut kılan renge uygun, tatlı bakışlar ve gülümseyişlerin bütün sıcaklığıyla aynı renk bütünlüğünde ve zarafetinde yansıması.

    Giyilenin, giyen kişiye yakıştığı kadar, giyenin giydiğine hakkını verebilmesi…

    Önemli olan, kişinin kişiliğini yansıtması ve o elbise içinde çok rahat, kendine güven duyan, etkileyici, çekici ve çarpıcı olması.

    Semavi mavinin, özgürlüğü yansıtan rengiyle eşdeğer özgür ve sıcak tavırların bütünleşmesi, giyeni kendi kişiliğiyle ve bütün güzelliğiyle, ruhuyla, bedeninin sülün gibi endamıyla ortaya koyar ki, bu görüntüye kim dayanabilir?

    O günler, sanırım böylesi günlerdi…
    Ah Suna’m ah!..
    Neden gittin, neden böylesi müptelası olmuş bir yüreği yalnız bıraktın?
    Ana mıydın, kardeş miydin?
    Dost muydun, can mıydın?

    Ah Suna Ah!..
    Nazıma katlanan, sazıma söz olan…
    Kaşığımda lokmamın harcı, uykularımda rüyalarımın baş tacı…
    Kanepemde tilki uykusu kurnazlığımın edalı, cilveli, şuh dostluğu…

    Mavi abiye elbise ve Suna…
    Nasıl unutulsun?

    Her sesin kapıyı tıklayacağı endişe ve heyecanı ile kulak kesilmek ve belki de fırlayarak kapıya yönelmek…
    Suna mı?
    Belki…
    Güzel bir bekleyiş…
    Sonsuz ve arzulu bir özleyiş…

    Haydi Suna’m, giyelim abiyelerimizi…
    Kız benimki mavi…
    Sakın “pişti” olmayalım!..
    Sen kendi renginden vazgeçme…

    Kış durgunluğundan, sessizliğinden, umutsuzluğundan kurtulup “yaz” gibi olmak, “yazlık” gibi şen, mesrur, canlı olmak…

    Bu da bir özlem.
    Hayatı yaşamak, canlanmak, yeniden yeşermek için güzel bir bekleyiş ve özleyiş.
    Belki de durgunluk sonrası tükenmişlikten kurtulma sevincini, yeniden yeşerecek ümitleri çiçek açarcasına, renklenircesine, yeni kokular misali ıtır saçarcasına yeniden yaşamak…

    Ah Suna’m ah!..
    Sen yokken çabuk geçmiyor durgun zamanlar…
    Ah be Suna’m!..
    Sen olmayınca mavi abiye elbisem de yalnızlıktan, toz tutmaktan şikâyetçi…

    Suna ve mavi abiye elbise…
    Geçmişin mutlu, huzurlu, şen şakrak ve deli dolu günlerin imgesi…
    Yeniden yaşamak istendiği halde yaşanılamayacak o güzel günlerin imgesi…

    *
    Şiirdeki rahatlık, sıcaklık, geçmişin muhteşemliğini bir bakıma iç çekişiyle anlatmakta.
    Hasret rüzgârları gönül kapısını yalamakta.

    Hikâyemsi ve rahat bir anlatımla düşler, duygular ve yalnızlık çok güzel işlenmiş.
    Şiir bütün doğallığıyla ve tertemiz bir Türkçe ile “ben buradayım, oku beni!” diyor.
    Şiiri okumaya başlayınca uzunluğu kısalıyor, “bitti mi?” dedirtiyor.

    Güne düşen ve günün şiiri olmayı hak eden etkili bir şiir.

    Kutluyorum Sayın Yüksel Nimet Apel Hanım.
    Her gününüz “mavi abiye elbiseli hayat” güzelliğinde olsun.

    En derin sevgi ve saygılarımla…
    Huzur ve sağlıcakla…

    Hikmet Çiftçi
    12 Kasım 2014

    “GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”

    Cevap Yaz
  • Xalide Efendiyeva
    Xalide Efendiyeva 12.11.2014 - 13:49

    Cox sevdim bu şeiri. Sadə bəzəksiz düzəksiz və duyğu dolu Zatən dərdin hüznün bəzəklisi olmaz. Sunaya yazılan məktubda bir həyatın yalnızlığı, bir insanın özləmi, həyatda üzləşdiyi çətinliklərə qarşı dirənişi yalnız bu qədər əhatəli təsvir edilə bilər.

    Təbriklər, Nimet, xanım

    Cevap Yaz
  • Yüksel Nimet Apel
    Yüksel Nimet Apel 12.11.2014 - 12:18

    Antolojiye üye olduğum günden bu güne, yönetime çok sitemlerim oldu. Bir çoğumuzun yönetmenin işinin zorluğundan yola çıkarak bunca insanın şiirlerinden birini güne seçmenin, istekleriyle şikayetleriyle başa çıkmanın ne kadar zor ve özveri gerektiğini biliyorduk. Zaman, zaman teşekkürlerimiz olsa da kendi adıma konuşacak olursam sitemlerim ağırlıktaydı. Mesele benim açımdan şiirimin günün şiirine seçilmesi olayı değil. Lakin biliyorum ki benim sayısı iki bin beş yüzü aşmak üzere olan şiirlerimden birini seçmek oldukça zor. Burada seçici kurula teşekkür ederken, bu zor işi başarmak şüphesiz yine biliyorum ki arkadaşlarımın katkı ve tavsiyeleriyle olmuştur. Onlara buradan bir kere daha teşekkür ediyorum sevgilerimle.

    Cevap Yaz
  • Bukre Zuzu
    Bukre Zuzu 12.11.2014 - 11:50

    çok güzel gerçekten kaleminize sağlık

    Cevap Yaz
  • Yüksel Nimet Apel
    Yüksel Nimet Apel 12.11.2014 - 11:22

    Günaydın değerli arkadaşlarım, ben işte böyle de sabırsız bir insanım. Şiirimin günün sayfasına seçildiğini kıymetli arkadaşımız Halide hanımın bildirisiyle öğrendim.
    Öncelikle Halide hanıma ve indimde her birinizin ayrı bir kıymeti olan sizlere sevgide cömert, ilgide telaşlı başarılı şairler olmanız yanında insaniyet yönünüz, ve vefanızla her daim beni duygulandırıp ağlatan arkadaşlarım sizlere en kalbi duygularla çok teşekkür ediyorum. Eksik olmayın hep var olun ve mutluluklar hep sizinle olsun. Sonsuz selam ve sevgiler.

    Cevap Yaz
  • İbrahim Değerli
    İbrahim Değerli 12.11.2014 - 10:19

    Öyle bir şiir okudum ki... ben daha ne diyebilirim ki..Sen ki, acılara direk, Sevgilerde ve yaşam da yürek
    Gücüne,gönlüne, ve kalemine hayranım.
    . KUTLUYORUM seni. saygılarımla.

    Cevap Yaz
  • Feriha Deniz Esen
    Feriha Deniz Esen 12.11.2014 - 10:18

    yaşamak sevdası,o tecrübeli yüreğin hayatla dansı..ne güzeldi..kutlarım..esenlikle

    Cevap Yaz
  • Canan Akpınar
    Canan Akpınar 12.11.2014 - 09:51

    Hüzün dolu bir mektup.. Sıcağı bekleyen bir yürek.. Üşüten mevsim değil belli ki.. Yokluğuna alışılmayan yüreğin diğer yanı..
    Sessizliğin ayrılığının arka sokaklarında gezinen şair..
    Güne ne çok yakışmış bir şiir.
    Antoloji seçici kuruluna teşekkürler..
    Değerli şaireyi gönülden kutluyorum...
    Sevgiler.

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay 12.11.2014 - 09:15

    'Öykü/şiir' yazmak her şaire, her ele bu kadar yakışmaz...
    Kimin yazdığı kadar, 'yaşamın içinden seçip', okuyanı ardına takabilmekte önemli...

    'Alt tarafı mavi abiye bir elbise...' Ona kurulan hayaller yok... Giyince çok yakışacağı düşünülen de...
    Bütün yazlar sadece 'Suna' için gelmiş... Beklenen hep o olmuş, onunla evler, odalar, bahçedeki güller sevinmiş, neşeye dönmüş mevsim...
    Geceler Suna ile şefkatli, yalnızlıktan uzak geçmiş... Şimdi o mavi abiye elbisenin yanına mavi ayakkabıyı da olsa ne değişecek... O ayakkabılar bile 'kabir azabı' gibi sıkıyorsa... Bahçede bir mezarlık havası esiyorsa hayatın ne anlamı kalmış...
    'Suna dönmeyecek yere gitmiş' anlaşılan... Acısı ve özlemi 'her yazı kışa çevirmiş...'

    Rahmet anıyorum Nimet Hanım... Suna kimdir, neyinizdir bilmiyorum ama... Hatırası bu kadar değerli ise, 'yakınınızdan' olmalı, kesin...

    Ve beni oldukça etkileyen şiirinizin 'Günün Şiiri' vitrinine çıkması, hatıralarınızı daha bir ölümsüz kılacağı için burukça sevindirdi...
    Bilirim ki hemen her şiiriniz buraya yakışır...
    Sizi candan kutluyorum Nimet Hanım... Antoloji ilgililerine de teşekkür ediyorum, isabetli seçim nedeniyle...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 24 tane yorum bulunmakta