Bir ağırlık bu
Hal deryasında
Siteme bürünüp
Erteliyorum gülüşleri
Eleme meyli hatıralarla
İz sürüp,
Sarsak bir geçmişin artıklarına
Heder eder insan hayatını
Umuttur oysa tek tesellisi
Korkar yarına saklar günahlarını
Büyümek öğretir acımasızca
Çocuksu denklemlerin
erguvani püsküller sallanırdı
saç lastiğimden,
buruşuk bir gülüş örselenmiş gül'ken
ayrılığın terkibini hazırlıyorum
heyhat taht kurduğum kalbinden
Bazen çileli gönlümün sesini dinlemek isterim
Hiç bitmez sandığım gecelerin seher vaktinde
Gurubun sesini çağırırım hazan bahçelerinin
Güle yanmış bülbül gibi aşka çağıran nağmelerinde
kaç fasıl izledik
tarihin kanlı sahnesinde
katar katar olmuş yıllarca sürgün yemiş
göçlerini göçenlerini şehirlerin
kara bahta ağıt yakmış analar
karanlığa ışık yakan pervaneler gibi
kaçıncı seherin ertelenmesi bilmem bu yaşadığım
yarım hikayelerin yıldönümü kutlaması
her gidenin ellerimde bıraktığı
geçen baharlardan kalan gülkuruları..
Bu bahar sen gelmedin ey sevgili,
Belki de geldin de geçmedin
Hayatın efsunlu tarafında görmüştüm seni
Eksiltmiştim yalındı keskin köşelerimi
Sevmenin yalanlara bahşiş diye verildiği
Hüzünbaz yolları geçerken geceleri..
Atarken cebimdekileri biçare uçurumlara
Hayat kırıklarımı alçıya alıyorken bir nevi
Bilmem ki!
ne hüzünler taşacak
bu yaşananlardan.
Bilsem ki!
Huzuru bulacak yüreğim
bilinmez yarından..
bugünkü mutlulukların ötesinde..
kayboluşlar var bir yerlerde başlangıç yapanlar
dönüp arkaya baktığınızda el sallayanlar,
uğurlayanlar uğurlananlar var...
hayatı bir çırpıda koşup yolun yarısında nefessiz kalanlar...
el sıktıklarınız size elini verenler
Beyhude geçen gecenin
Körbela tarafında
Boş tuale dünya çizerim
Alabildiğine renkli
İçimin saydamlığından
İhanetler geçer aklımdan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!