Pes ettim dünyanın ağır yükünden,
Feleğin çarkına düştüm pes ettim.
Sezmedim Şeytanın açık çekinden;
Ben kendi kuyumu eştim pes ettim.
Kervan yürütürken Bağdat yolunda,
Bir baktım susuzum Sena çölünde.
Ummanlar beslerdim gönül gölünde;
Katreyle bendimden taştım pes ettim.
Bu pınarın suyu kurumaz sandım,
Her yüze gülene safça inandım.
Dost denen yılanın zehriyle yadım;
Ruhen ve bedenen piştim pes ettim.
Kendimce dünyaya defter dürerken,
Hayatı tozpembe camdan görürken,
Gülşen bağlarımda safa sürerken;
Baykuş mesken tuttu şaştım pes ettim.
Namertlik etmedim hep er yaşadım
Son on beş sene de Mahşer yaşadım.
Birçok acı gördüm keder yaşadım;
Sabır dergâhında piştim pes ettim.
Sorar bazen halim dostlar yarenler,
Bu hale vakıftır sırra erenler.
Etem-i yi yılmaz yiğit görenler;
Ben artık kendimi aştım pes ettim.
İbrahim Etem EKİNCİ.
İbrahim Etem EkinciKayıt Tarihi : 19.8.2013 20:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!