Garsonları sessizliğin yırtıcı kuşlarını havalandıran servisleri çıldırtan
Beklediği gelmeyen uçurtma çocuksulluğu istasyon ardiyelerinde koşulu tay
Dağlar
Susmuş bir yağmuru saklıyor sis perdelerinin arkasında dumaaaan duman
Sanki bir yerleri yanıp yıkılıyor içi acıyarak gözyaşının
Gittiği her yerde kendini bulamayan uçsuz bucaksız belalı
Hem de masum yavrucuk
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta