İncili kaftanı sersem yoluna,
Elele dolaşsak ak toprakları
İlk saban nerede değmiş ovaya
Harran’a insek bir koşu Nemrut kızına
Toprağı kadife, ellerin gibi…
Yeşil dağlar inmiş Karadeniz’e
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Ver elini Kapadokya diyelim
Beyaz atlar ülkesi alsın koynuna
Duysak korkusunu inananların
Diz çöksek bozkıra eller havada
Hasretle çığrışan turnalar gibi…
Tuz gölünde yüzsek hiç naz etmeden
Mevlana’yı görsek gönül dağında
Nasırlı ellerden bir tas soğuk su
İçip kansak, içip doysak can cana
Dergâhta gül açan sufiler gibi…
sevgili dost,
Bu güzel ve anlamlı çalışmanızı ve sizi yürekten kutlarım.
Güzeldi......başarınız daim olsun.
Saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum.......
Ver elini Kapadokya diyelim
Beyaz atlar ülkesi alsın koynuna
Duysak korkusunu inananların
Diz çöksek bozkıra eller havada
Hasretle çığrışan turnalar gibi… güzel şiirinizi kutlarım..Bulgaristan, Kırcaali'den saygı ve selamlar!
Güzel ve anlamlı bir yurt gezisi yaptırdınız , kutluyorum saygılarla , tam puan....
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta