PAZAR ŞİİRLERİ

Gemiler geçiyor gözlerimin önünden.Şimdi seninle aramızda mesafeler sayısız med cezirler var.
Şimdi başka bir şehirde bizim şarkımızı çalıyor sokak kemancısı.
Bebekler geçiyor,tuz kokan,gülüşleri fesleğenlere karışan.Hani o çokça düşünü kurduğumuz,salıncaklara,lunaparklara götürdüğümüz bebekler.Benimse içimde keskin,kapkara bir kış,vurur durur yüzüme soğuğunu.Şimdi seninle aramızda senin getirip koyduğun mesafeler,sayısız med cezirler var.Şimdi pazar sabahları yalnız uyanıyorum yatağımda...
Çayımı yalnız içiyorum,tek başına.Ve pastanelerden o çok sevdiğin çikolatalardan çalıyorum tek başıma.
Gemiler geçiyor gözlerimin önünden.Şimdi seninle aramızda mesafeler,sayısız med cezirler var.
Günlerden...pazar...
..

bu pazar gel demiştin bana
bilemezdin nasıl da terlemişti ellerim
sevinemedim bile anlamıştım sesinden
başım önümde usulca bekledim
şehrin sokaklarında şimdi bir yılkıdayım
biter mi bu kış, bu soğuk, açlığım
bu pazar hiç gelmese dedim kendi kendime
..

şimdi pazar yeri kuruluyor karşı meydan da
gider bir şeyler alırız.
güneş doğmadan üstümüze, doyururuz karnımızı.
sonra gideriz akşam sefasına

nereyi düşler gökyüzü?
yitik sevdalarımı!
..

Ali Kemal KABCIK ve KOCA MUHASEBE GÜNCESİ==00.000.003=

= 14 Temmuz 2013 Pazar 07:30:52 =

http://www.youtube.com/watch? v=T2gYlHbhGa8

BABA HABER BÜLTENİ; “KOCA KAFALAR! .” ÇOK GÜZEL GÜNDEM YARATIYORDUR! .
..

Benim hiç kırmızı ayakkabılarım olmadı..
oysa ben o cocuksu yüregimle hep hasretini cekiyodum bir gün benimde olur diye..
bir pazar yeri annemin eli yüregimde...kalabalıklar içinde kenetlenmiş iki yürektik biz...kosar adımlarla yürürken
arada annemin yüzüne bakıyorum bana hep gülümsesin diye..cünkü ben annemi hep aglarken gördüm...hiç bir gülümseyiş anneminkine,
benzeyemez cünkü onun aglarken gülümseyişleri vardı hep...ben o körpeçik yüregimle birtek gülümseyişine hasrettim onun..oysa
o bilmezdi...diger yasıtlarıma bakardım ellerinde oyuncaklar...... benim hiç oyuncagım olmadı..tahta bebekler yapardı annem bana..o gülsün
diye hep sevinirdim içim bazen acısada belli etmezdim ona...
..

Pazar sabahları yürümem aynı sokakları,
Kalın sisten bir hırka almış üstüne parklar,
Toprak fazla beklemez ağlaması için bulutları,
Çünkü yoktur dışarıda hiç insan kapışacak durakları.

Pazar sabahları yürümem aynı sokakları,
Geçmez caddelerden her zamanki obur arabalar,
..

Günlerden yine pazar,hava kasvetli dışarda ince bir yağmur yağar
Ben seni özlerim, aklımda o gülen gözlerin yar
Şimdi yoksun yanımda,içimde kapatamadığım bir boşluk var
Severdim bu günü,anlamlıydı en az sen kadar
Özlemim dorukta minik bir kız sevinciyle
Gelmeni isterdim,geçmek bilmezdi zamanlar
Şimdi öylesine sıradan bir gün ki
..

sevemedim pazar günlerini...
ya okulu düşündüm
ya da babamın şehir dışı kamyon şoförlüğünü
hiç bir şey sevdiremedi pazarı bana
bilsem bir pazar günü geleceksin
ıslatacaksın dudaklarımı
sevmez miydim canım pazarları
..

Sabah uyandım erken bir Pazar günü
Koydum ocağa hemen semaveri
Bir demledim çayı
Öylesine demledim ki
Fes rengine döndü
İki dostum kapıyı çalıp girdi içeri
Çaylar koyuldu girildi sohbete
..

Yine günlerden Pazar bu gün
Uykudan geç kalktım ama
telaşım yok nasılsa hiç.

Porselen demlikte demleniyor çayım
Birazdan tüter kokusu.
Tost makinesinde eriyor
..

Tahlil etmek gençliğe, inanılmaz zor oldu!
Deyimdeki yer Niğde; geçen pazar Bor oldu...
..

Hiç ummadığın bir Pazar yürüyüşü,
Gülüşün olacağım senin...
Ağaç dallarındaki yapraklar olacağım.
Baharda çiçekler açacağım sana...
Renk ren, en çok ta beyaz!
Sen beyazı çok seversin...
Bir Pazar yürüyüşü, hiç ummadığın bir anda,
..

Sana geldik işte, Alger ne acayipsin.
İnsanların başka,başka herkes bilsin.
Türk’leri dışarı çıkartmazsan, nasıl gitsin.
Yağmurlu havada; Alger bize bakar,biz Alger’e.

Yağmurun damlaları,Alger caddelerini yıkar.
Elbet günlerden bu gün on bir nisan Pazar.
..

seni herkesin içinde öpebilirim hatta öpmeliyim
en çok da pazar yerinde
çünkü gözlerin papaz eriği
sen pazar yerinde böyle elinde file ile defile yaparken
hiç mi hiç utanmadan öpebilirim
dudakların napolyon kirazından seçilmiş sanki
'E, helaldir ' dedi kaç kez pazarcı uzatıp bana
..

Söyle Sevgili Nedendir?

Şu ömrümün baharını kış ettin
Söyle Sevgili Nedendir?
Kalbime kilit vurmuştum
Buz etmiştim yüreğimi
Kor koydun yüreğime
..

bugün günlerden pazar
kış
ve dona çekmiş sokaklar
ayaklarımı uzatacağım
sıcak bir kitabın içerisine uzanacağım
kapılar
telefonlar
..

Güneş yine masamın üzerinde.
Özlemleri paylaşmaktayım çaresiz,
Beyaz peynir, siyah zeytin,
Rafadan bir yumurta,
daha da önemlisi demli bir çay,
Herşey bıraktığın eskisi gibi...

..

Pazar günü yazar kesilen abiler,
Veya pazar gününe kesik,yazar abiler.
Cumartesini cumadan ayıran nedir?
Hangi günü hangi günden nasıl ayırıyorsunuz?
Her günün adı ''mutsuz''
Hepsinin adı ''aynı''
Tatil mi özel kılan pazarı?
..

Ormanda birbiri ardına dizilmiş, birbirinin resmini çizen yedi cüce ressamdan biriyle uzaktan akraba oluşumuzun en kısa hikayesi, onun bir yel değirmeninin 12. katında dünyaya gelmesi, gözlerini açar açmaz karşısında şimdilerde ortak dostumuz olan emekli mareşali görmesi ve mareşalin onun kulağına ezan okuyup, ismini söylemesinden sonra benim cüce dostumu, dünyaya getiren ana rahminin biraz üzgün de olsa tıpkı geldiği gibi gökyüzünde birkaç daire çizdikten sonra, solgun mavilikler içinde kaybolması ile başlar. Günlerden pazardır. 4 Ocak 1998, Pazar...
..

Siyahın ah’ını, kırmızıya boyasam, anlar mısın yaralı olduğumu? “Domates bu pazar da pahalı, küresel ısınmadanmış, eisberg’in görünen yüzüymüş daha.” Değiştireceğim aklımın rengini ki ele veremeyecek beni, seni günahlarken. Hangi koku bastırır, kırık bir kalbin kırgın kokusunu? Terk edene benziyormuş/um.
30.09.2007
..