Pazar Atışması Şiiri - Hüseyin Kocaispir

Kuşluk vakti vardım, semt pazarına
Tezgaha dizilmiş, mallar gördüm ben
Nar satar oturmuş, taş üzerine
Helal lokma yutan, kullar gördüm ben
İlker Gülbahar

Sabahleyin erken gittim pazara
Buraya gel diyen eller gördüm ben
Ayvayı almayı koymuş nazara
Alıcı çağıran diller gördüm ben
Hüseyin Kocaispir

Dimdik ayaktadır, elma çuvalı
Bir ay geçmiş badem, çiçek savalı
Sıkıp da içmeli, kan portakalı
Limondan kırılan, dallar gördüm ben
İlker Gülbahar

Turpunan havucum yan yana konmuş
Patatesle soğan soğuktan donmuş
Ispanakla tere derede yunmuş
Torbayı sırtlayan döller gördüm ben
Hüseyin Kocaispir

Yavrusuna rızkı yetirmek için
Domates patates götürmek için
Çatala makarna batırmak için
Yoklukla boğuşan, dullar gördüm ben
İlker Gülbahar

Avarlıktan biber toplayıp gelmiş
Maydanoz pırasa ipleyip gelmiş
Domates pakette hoplayıp gelmiş
Elleri nasırdan kollar gördüm ben
Hüseyin Kocaispir

Pilavın yanında hoş olur tere
Müşteri seslenir, "soğan kaç lira
Alıcıya mevla, bereket vere
Metalden kağıttan, pullar gördüm ben
İlker Gülbahar

Soğukluk ısırgan yanında kömeç
Patlıcandan olur doyumsuz güveç
Tirşiktir pancardan doktorunu seç
Küfeyi taşıyan beller gördüm ben
Hüseyin Kocaispir

Her derde devadır, şu dereotu
Hepsi yeşil yeşil, hangisi kötü
Pekmeze benziyor, teyzenin dutu
Tadından yenmeyen ballar gördüm ben
İlker Gülbahar

Yarganı sergene döşemiş ablam
Yükünü çekiyor tarihlik tablam
Kilosu yirmi beş yüz lira toplam
Geçimin çıktığı yollar gördüm ben
Hüseyin Kocaispir

Gülbahar uzatma kısa kes laf ı
Doldurdun poşeti, bu kadar kaf i
Böyle patlıcanda vardır bir af i
Muza hormon vermiş, kıllar gördüm ben
İlker Gülbahar

Şükrünü eda et satıcı amca
Sepetin altında incirler hamca
Hacı'm tartının da yanları mumca
Pazarlar götüren seller gördüm ben
Hüseyin Kocaispir