beyaz tebeşir üzerine kara tahta ile yazıldım.
tüm yaşadıklarım
ondandır,
ölürsem olmaz haberin
tozum kalır.
her saatinde yanarım paydos zilinin
kalmaz geride izi bile
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Eskiden ne güzel uygulamalar varmış, varmış diyorum çünkü şimdi bazen kulak misafiri oluyorum okullardan gelen çağrı seslerine, bir garip. Adile Naşit geliyor sonra aklıma, hababam sınıfını uyandırması, tombiş tombiş koşmakla yuvarlanmak arası merdivenlerden inip çıkması.
Kimi zaman keşke çocuk olsam diyorum, kimi zaman da iyi ki erken gelmişim dünyaya.
Herşey elektronikleşirken galiba bizlerin dönemi şimdiye kıyasla daha iyiymiş diye mutlu oluyorum.
Çağrışımlarıyla güzel bir şiir okudum. Yaşamımın arşivine girmiş gibi hissettirdi...Teşekkürler bh şiire.
Bu kadar az sözcükle kocaman anlamlar taşıyan şiirleri seviyorum...
Kaleminize yüreğinize sağlık...
Saygılarımla..
ilk okul yıllarıma yolculuk yaptım bir an kaleminiz varolsun üstadım.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta