bukalemunlar ve üç maymunlar ülkesinde….
…,
/bahar parkının kış köşesinde, sicili bozuk bir mantar tabancası patlar/
parkta oynayan çocuğun elindeki, içi hayal dolu balonlar patlar
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Kimden : Ahmet Turan Algın (Bay, 41)
Kime : uzungemici / cevat çeştepe
Tarih : 28.09.2015 14:45 (GMT +2:00)
Konu : [guverte-sairleri] Yn: PATLAMALAR - yeni şiir
Çocuk, daima merhametin sembolü olmuştur.
Çocuk her yerde, canlıların en masumu, en güçsüzüdür.
Çocuk, adeta usta bir ressamın elinden çıkan bir tablo gibidir.
O tabloya bakarak, neler yazsan, neler söylesen bitmeyecektir.
Görsel olarak, ağlayan bir çocuk tablosunu, yazılı metinlere dönüştürmüşsünüz, bu güzel ve etkili şiirinizde.. Yüreğinize sağlık ve verdiğiniz o ciddi emek için sizi tebrik ediyorum….
Şiirinizi okuyunca, şu ünlü ağlayan çocuk portresi aklıma geldi. Tüm dünyada bilinen adıyla “Bragolino” adındaki italyan ressama ait resim. Sonradan öğrendim ki bu resim bir tane değilmiş, birçok ağlayan çocuk portresi yapmış bu ressam. Neden yaptığı bilinmiyormuş bu resimleri...Bazı efsaneler söylense de...
Ama benim bir hipotezim var. Sanırım bu günleri görüp bu ağlayan çocuk resimlerini yapmıştır diye düşünüyorum.
Güçsüzün üzerinde güç denemesine yapmaya kalkışmak, büyük bir insanlık ayıbıyken, bu ayıba savaşta ağlayan çocukları da katmak insanlığa vurulan kirli lekedir bence…
Özellikle de ağlayan çocuklar, her zaman ilgi odağı olur ve olacaktır. Savaşın olduğu yerlerde sadece, annesini ya da babasını, kardeşini yitiren çocukların ağlamaları geliyor kulağımıza.
Çocukların gözündeki o korku ve kaygılı bakışı hangi silgi ile silebiliriz ki...
Nasıl gözlerinin içine yaşamın güzelliklerinin doldurabiliriz ki...Bilemiyorum…
O gözü yaşlı çocuk;
Futbol oynayken veya bisiklete binerken dizini yaraladığı için değil,
Oyuncağı hasar gördüğü için değil,
Sizin tarifinizdeki çocuk;
Parmağı kapıya sıkıştığı için değil,
Ayağını kaldırıma çarptığı için değil,
Ülkesi dağıldığı için, sevdikleri sevecekleri gözünün önünde öldüğü için, maddi manevi olarak herşeyini yitirdiği için, hayallerine son verildiği için, savaşın tüm kötü yönlerine şahit olduğu için, vicdan ve merhameti sıfırın altında olan insan görünümlü canlılarla karşılaştığı için onlardan korktuğu için ağlamaktadır....saygılarımla.
Sustum sustum sustum- konuşursam suçlu çıkarım biliyorum-duyarlı yüreğinize selam olsun- yine umut yine güzel günlere diyerek- kutlarım...
45500582 - Pasif 28.09.2015 10:19:00 Cevap Yaz | Aktif Yap | Pasif Yap | Bu Görüşü Sil
Şiir: 2174992 - Patlamalar
Yazan: Araştırmacı Yazar Hüseyin Çubuk
Ve bir çocuk annesine;
Çocukları küçük kurşunlarla öldürüyorlar değil mi,.. diye sorar..
Duygulanarak okuduğum, şiirleşen yürek sesinizi, canı gönülden alkışlıyorum, sevgili üstadım..
Kaleminiz daim olsun dileklerimle..
Saygı ve Selamlarımla..
Evet Cevat bey,
'Bir çocuk ölünce, bütün anneler ağlar' ve bir anne ölünce, en azından bir çocuk....
Bir yanda, sinsi çıkar hırsıyla gözü dönmüş, 'tek dişi kalmış medeniyet, diğer yanda, kendini 'idealist' sanan, ideoloji fukarası, zavallı cehalet...
Çocuklar ölür, anneler ölür, insanı insan yapan bütün değerler ölür.
Şairin insanlığı patlar, insanlığın ise, AR DAMARI....
Umarım, bir gün belki, acıyı hissedemiyen yürekler patlar...
Duyarlı yüreğinize, kocaman kaleminize sağlık,
Teşekkürlerim, saygımla, sevgimle efendim,
Ünal Beikese
Siz çocuk gözüyle anlatınız, benim anne yüreğim kanadı, sözün bittiği yerdeyim Kaptan, duyarlı yüreğinize sağlık saygılar...
Tuz mu serpmeli gökyüzünün kanayan yarasına... Öpmeli mi yoksa... Kim yıkar şimdi insanlığın yüzündeki kiri pası...Kim silecek yüz karasını.... Sessizlikler tükenmiyor çıldırtan karanlıkta...Hangi yana baksak suç işliyor büyükler... İçimizde ki volkanlar patlıyor...Dudağımızda ölüm rengi. Çığlık atmak istedim... Tüm yaraları tüm ağrıları alıp gitmek istedim uçurumlardan atmaya... Bir kızıl karanfil bıraktım susarak...Zihnim paramparça... Olağanüstü güzellikte bir şiir okudum... Sonsuz saygı ve sevgimle...
Anne göğsüne basılmış sevimli çocuklarıyla mutlu annelerin yarınlara gülerek baktığı, yeşil parkların çiçekli yollarında koşup oynaştığı, ellerinde pamuk şekerlerle cıvıldaştığı pembe- mavi renkli güzel günlerin yakınımızda olduğu umuduyla, kalemini ve yüreğini içten kutluyorum.
Ve bir dizi infilâk, kurgusal düşlerede gerçeklerle eşdüzeydir çöküntüsüyle bizi şaşkına çeviren ahlâk... Sonra çocuk düşünür de, çelik namlularda beyaz karanfiller açtığını; şairden başka kim anlar, yozlaşan toplumun içinde gerçek insanlığın utandığını... Cennet bildiğimiz yerlere düşerken insafsız bombalar, annelerin kurumuş gözyaşında insan çaresizliğin anlamını bir kez daha anlar. Kutluyorum şair yüreğinizin derinden duyumsadığı yankıları. Sevgiler, mutluluklar, başarılar Sayın Çeştepe Bey....
ÜLKEM ARTIK PATLIYOR KANALAR YARALAR HEP PATLIYOR VE ARTIK İNSANLIK DUR DEMLİ AMA ÇOK ZOR SÜRECLERDEN GEÇTİYİMİZ İÇİN HEP ANALAR BABALAR AĞLIYOR DİLERİM KIYIMLAR PATLAMALAR SON OLUR SİZİ KUTLARIM EFENDİM TAM PUANLA SEVGİLER ÜSTADIM
Paylaşım için teşekkürler
güzel üstadım.
Gözlerim yaşardı..
Şu: -annem, namluya karanfil eksem büyür mü..?
anne.., bir ölünün sessiz rengindedir, susar…
karanfiller de işte ilk defa o gün, köklerini gözyaşları ile sular…
DAHA DEHŞETLİ
Efendim tebrikler
Saygıyla selam ederim.
Bu şiir ile ilgili 76 tane yorum bulunmakta