Parlement Mavisi Şiiri - Huri Çalışkan

Huri Çalışkan
107

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Parlement Mavisi

PARLEMENT MAVİSİ

İstanbul’um nazlı kısrağım
Çiçekli ağaçlarına yaslandığım
Maviliklerinin tuzunu burnuma çektiğim
Denizinin sularını ayaklarıma sardığım.

Dalgaların aşıp gelen gemilere liman olurken
Karmaşık hayatın soluklarını ise gökyüzüne aldığında
Demlenelim maviliklerin, turuncuya dönüşürken
Dallarına konan kuşlar sana şarkılarını söylerken
Hadi şimdi bir demlik çay koy boğaza karşı.

Lodoslar dinmişken başında
Sarhoşluk alemlerine yürüyor adımlar
Loş kayıkların üzerinde balık / ekmek satıcıları
Koşanlar, küfür edenler, müzik sevenler eteklerinde.

Güvercinler karın doyurma telaşına düşmüşken
İzliyorum onları, Ali’de çok severdi ya hani
Gözlerim ıslak mı değil mi bilmiyorum
Fısıltıların gürültüsünde gökyüzünden
Dolunay doğuyor, saçlarıma vuran ışığından anlıyorum.

Yavrularını sana emanet eden kuşlar
Süzüldüğünde martılar
Mahallem gökyüzüne açılırken
Bir emanet de benden olsa ya
Çıplak yalın ayaklarımın hatırına.

03.07.2024

Huri Çalışkan
Kayıt Tarihi : 10.8.2024 15:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


en doğal tonusun sen, bozduğumuz ama hala bakir kalan doğanla, seninle yürüsün umutlar, taşın, toprağın altın olarak bilinen yanınla.... yeşil kal, yeşili sevenlere, mavi kal, maviye tutkun olanlara, besle, beslen ki ayakta kal ihtiyar anne, dünya var oldukça.... seviyorum seni ama nasıl nasıl!

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur

    Duygu yüklü şiirinizi
    beğeni ile okudum
    dilinize sağlık

    Cevap Yaz
  • ALİ’SIZ ŞEHİRLER
    ALİ’SIZ ŞEHİRLER

    Ah Ali ah, arkanda ne büyük boşluk bıraktın! Var mıydı böyle zamansız gitmek be Alî!
    Sanki senin için yapılmış şiirler…Melih Cevdet gözümde daha da büyüdü…..Sanki seni yazmış, seni!

    elmalar vardır öpmek için,
    yerleri hiç değişmeyen yıldızlar,
    kokular bilirim, yeni doğmuş ten,
    ve sesin ki denizin koylara girişi, be Ali…

    ama yelken birden açılır gümbürtüyle,
    tekne ve bulut bir artık, kıyı sarnıç boş.
    olur da bir gün yağmur yağar mısın,
    rüzgarın dolar mı bir gün ben , Ali'm!

    geceyi bekletmekten caydım,
    damıtık suyla yıkadım uykuyu,
    kar gibi oldu seni düşlemekten,
    sabahı karıştırıyorum.

    ölüm bendeyse yaşıyorum,
    senin otun öylesi taze,
    senin atın öylesi huysuz,
    senin ayakların öylesi tanrı.

    doğduğunda gülümsemiştin,
    o gün bugün gökyüzümdür,
    yıldız konacak şaşıran dal,
    aya bakarken susan bahçe.

    bak ne yaptım, bir cigara yaktım,
    bu şiiri yazdım koca elinle,
    ellerin bana öyle gereklidir,
    bilinmedik sokaklara çıkardım…

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)