Bir gece sen ve üç kuruş hasret rüzgarı…
Canım burnumda hayat kokuyorum,
Burnumda yoğunlaşıyorsun,
Burnumda alkol, oksijen ve ten…
Hafiflediğim anların serabındaki kraliçe nefesin burnumda…
Burnum ağlıyor soğuğa,
Karanlığa ıslık kıyamet…
Şu an yoksun,
Belki gelemeyeceksin daha
Belki de 5 dakika sonra…
Ama olsun,
Yokken bile buram buram kokuyorsun…
Burayı seviyorum…
Köşe köşe, yastık yorgan,
Hatta halı, sehpa, duvarlar falan…
Sürahideki suya bile öyle sinmişsin ki,
Burnum durmadan susar sana…
Her tadın hasreti farklı olur derdi rahmetli,
Çünkü o en çok acıyı severdi,
Dedem kokulardan hiç bahsetmezdi…
Öğreniyorum hasretlerin terazisinde ağır basan gizleri,
Bana anlatmadığı o çok şeylerden birini mesela,
Öperken koklamayı,
Kokladıkça koklamayı,
Sonra içimde saklamayı,
Yokken sen kokmayı…
Zırvalayan radyoda eski şarkı eşliğinde
Bir yudum daha rose…
Noluyor bana?
Kalbim yerinden mi çıkacak?
Terliyorum sanki,
Burnum ağlamayı kesti,
Geliyor galiba…
Geldi…
Ve hiçbir koku gerçeğindeki esansı tınlamadı burun kıllarıma,
Parfümlerin canını denize düşürdü gönül kokusu…
Yüzmeyi biliyordu,
Boğulan burnumdu kokusu yanında,
Dibe batmak istemeyen…
Burnum çıkmaz yarına,
Kokusuyla ölür en azından…
Zaten dip parfüm mezarlığı…
Kadir ArınçKayıt Tarihi : 26.1.2022 00:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
#meymenemesmene #meymes
Kaleminiz gün geçtikçe daha da kuvvetlenecek........
Kaleminize ve yüreğinize sağlık
TÜM YORUMLAR (1)