PALA BEKİR'İN BACISIYMIŞ
Seksenli yıllardı.Bir hafta sonu Kavşut'tan dört saate yakın yaya yolculuktan sonra ilçem Göksun'a
ulaştım.Yolculuğum Kahramanma-
raş'aydı.Kaynana ziyareti.Terminalden ilk kalkan araçla çıkmak istiyordum.Kavuşturabilirsem aynı gün ge
ri dönecektim.
Öğrencilik yıllarımdan tanış oldu-
ğum Devran Turizmin Kayseriden An- tep'e giden saat onbir otobüsü kalkmak üzereydi.Attım kendimi içine.35-36 nolu koltoklarda bir yolcu var- dı.Selamlayarak oturdum boş yere.
Arkadaşımın yaşı altmışın üzeriy
di.Yolculuğumu sordu.Ne iş yaptığı-mı,nerede çalıştığımı.
Kavşutta öğretmenim cevabı adamın sıfatında mutlu bir değişik liğe sebep oldu.
İhtiyar;
-Senin çalıştığın köyü tanıdığım
da ben sen yaşlardaydım öğretme-
nim.Çok samimi dostluklarım oldu orada:
Pala Bekiri tanıdın mı? dedi bana;
-Pala Bekir'i bütün Göksun tanır.
Dedim ona,
Hayata gülerek bakmayı becerebilen
az kişiliklerden biri.Her yaştan
insanlarla diyalog kurmayı beceren
nüktedan bir kişilik.
Hah! İşte o adam.dedi bana.
Onunla parmak bastığın konuyla ilgili bir anım var.Başımı ağrıtıyorsun demezsen paylaşmak isterim.
İhtiyar gün görmüş birine benzi
yordu.Konuşurken sıkmıyordu.
Seve seve dinlerim,dedim.
-Ben aydınlıyım.(yörük)
Kara keçilerin,mor koyunların sahibi.
Geçimimiz onların üzerine,en iyi bil
diğimiz iş hayvanlarımızla yaylacılık.
Aşağıların otu kuruduğunda sizin buralar yeni yeşerir.Hele Binboğa'nın sizin köyden tarafına bakan Yükdi-
bi,Çatlak mevkii bizim hayvanların verimini ikiye katlar.Bizim büyüklerde her geldiğimizde bir sene sonrası için köylülerle tekrar anlaşırlardı.
Gelip gide gide köylülerle sa
mimi dostluklarımız oluştu.Bir gün Pala Bekir'in misafiriyim.Köyde de bir düğün var.Bekir benide aldı düğüne gittik.Davul zurna çalıyor,seğmenler karşılanıyor,yemek ihtiyaçları sorulup
çay ikramları yapılıyor.
Erkekler halayı bitirmiş,
sıra kızlara gelmiş.İkişerli alana çıkıp
istedikleri havayı çalgıcılara iletip oyunlarını oynuyorlar.
Bütün gençlerle birlikte bizimde gözler oynayanlarda.Pala Bekir'inde
gün öncesinden bana vaadi var.Köyü
müzden bir kız beğenirsen sana yar
dımcı olurum demişti.
Onlarca kız gelin vardı düğün meydanında.Benimse ilgimi çeken kızı arkadaşıma tarif etmem zordu.
Ancak sadıç iki kızı kollarından tut
muş meydana alıyordu.Nazlana naz
lana çıktılar oyuna.
Hah! dedim. Pala Bekir'i dürterek bana demiştin ya daha önceden;
İşte beğendiğim kız.Bize yüzü dönük olan.
Pala Bekir:
Bir kıza,bir bana baktı.Beş on saniye duraklamadan sonra;
" Ahh!O kızın nikahı bana düşse?"
dedi.
Anlayamadım ilkbaşta ne demek
istemişti.
Sonra anladım "baltayı taşa vurduğumu"meğer kız Pala Bekir'in bacısıymış.Kendi hiç bozuntuya vermese de;
Hiç eskisi gibi bakamadım yüzüne...
Aynısını kendi bana yapsaydı, onun gösterdiği olgunluğu gösterebi lir miydim? Hala cevapsız...
Otobüs Maraş'a gelmişti.İhtiyar
Antep'e devam ediyordu.
-Köye döndüğümde hemen bul-
dum sıcağı sıcağına Pala Bekiri.Anlat
tım olayı.Onayladı doğruluğunu.
Allah rahmet eylesin önden giden goca yürekli geçmişlerimize..
Cennet mekanları olsun.
22.05.2021
Fikri Avşar
Kayıt Tarihi : 31.7.2021 11:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!