Seviyor kadın; çayı, yağmuru
Seviyor kadın; canını, yanını
Seviyor varını, yoğunu
Seviyor kadın; çoğunu, azını
O kadın, o ana, o yangın yeri.
Çek al içinden koskoca zamanın,
En güzel anlarını,
Kucakla yarınlarını,
Diyebilmeli...
Ama yok artık yarına istif yaşamlar.
Tek bir değer var.
Kırmızıyla dans ediyor gece
Gecenin en kırmızı dansı
Geceye inat bir aydınlık
Kırmızı eteklerini savuruyor gecenin kollarında,
Mümkün mü kırmızının ışığında;
Geceyi karanlığa,
Sağım solum leylak
Severim çok bilirsin.
Bu bahçe bizim.
Senin, benim,
Bu leylak bizim.
Acıyla geçen yollar,
Siyahta gördüm seni
Düşlerime göz kırptın
Bir mavide düşlerim sana el sallayacak.
Bakarken gözlerin düşlerime
Yüreğim usulca öpecek alnından.
Denizin mavisi,
Martının beyazı gibi.
Barışın huzuru,
Sevginin saflığı gibi.
Çayın dumanı,
Ekmeğin kokusu gibi.
Bir el miydi yüreğime değen?
Yoksa zamana yenilmiş,
Bir yürek miydi elimdeki?
En sağnak yağmurlarda,
Elimde yüreğimle koştuğum.
Yakalamaya ya erken,
Gül çocuk.
Çığlıkların lunaparkta kalsın.
Kahkalarından yaşarsın,
Gülen gözlerin.
Ellerin bir oyuncaklarına,
Bir bana dokunsun.
Mevzu etmemeli susmaları.
Lakin bu susmak değil.
Mabed olsan,
Ağlardı duvarların hıçkıra hıçkıra...
Ruhun tapınaklarda
Göğün şarap misali
Bilir misin gökyüzünün kızılını?
Ya da suya düşen her damlada
Yeşilin uyanışını.
Gördün mü hiç gözlerimin karasını?
Oldu mu hiç bir yarayı sardığın,
Ya da bir yarda sevdaya vardığın?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!