Olmazsa olmaz dedi hekim
Ağır olacak faturası bu onulmaz derdin
Derinlere ince ince gitmeli narkoz
Hücre hücre kanamalı her bir derdin...
Tâ derine inmeli ki söküp
Bir noktalı virgül deminde sevdim seni...
Virgüllerle ayrılmış ama’lar, belki’ler, keşke’ler
Arasında gidip gelen amansız dev boşlukları doldurmak için virgülden kuvvetli
Vuslata yakın...
Noktadan uzak…
Bana acılarını bırakamayacaksın anne
Bir kör kuyuda
Bırakmayı da bırakılmayı da
Çok iyi bilirim
Düşüp yollarda kalkamamayı
Kanayan sıyrıkların acısına rağmen ağlamamayı
Düşleri parçalar da insan hoyrat ellerinde
Sakin bir suyu nasıl alevlendirir...
Nasıl saydam bir yürekte bir mavilik böyle kirletilir...
Sevmelerden önceki sevilmelerin bedeli midir?
Çatladı en ince yerinden kristal fanus
Sığdıramadı bir mavi evreni göğsüne
Bir açıldı kapılar nazenin tek bir sözle,
Bir kapandı bin bir kilit düşünceye peş peşe
Tüketim ömrü kısa sevdaların
Dayanıklı yürekler kırık bir ahşap sandık
Bugün şairler geçiyor içimden
Gözlerimden masmavi şehirler geçiyor
Kıyısız turnalar geçiyor semalardan
Yeni ve uzak bir göçe gebe
O mavi şehirlerin içinden...
Tersinden okunan
Bir cümleydim.
Soldan sağa
Baştan sona
Okunur ya hani tüm kitaplar
Biri hariç .
Tenine değen buse-i ağyara
Bir değil bin dünya yanmaz mı?
Şimdi oluptur bir yan içre nâr
Odu bitmez cehennem de
Bir yan içre buz...
Derin maviliğin ortasında
Sabırla büyüyen köknardır
Sevgilim yaşamak.
Kutsal tutkunun kılıcı
Zor ve isyan günlerinin
Karlı yalçın bir dağın yamacından
Karanlık delişmen bir orman yolundan
Hızla koşarak geçip giden
Yılkı atları gibiydi sanki zaman.
Gökyüzünü kanatırken gün batımı kızılı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!